Çağrı
Share on Facebook Share on Twitter
 
Diğer yazılar
 


Politik islamcı faşist saray cuntası, faşist ve inkarcı sömürgeci saldırılarını bir yıldır aralıksız sürdürüyor. Egemenlerin yüzyıldır halklarımıza karşı yürüttüğü tüm kıyım, zorbalık ve zulümlerin zirvesine ulaşarak zafer kazanma rüyasını güdüyor. Hitler-Musolini özentisi Tayyip Erdoğan bir kan denizinin ortasında da olsa tahta çıkmak, politik islamcı burjuvazinin ve akp çetesinin çıkarlarını ve geleceğini güvence altına almak, egemenliğini kalıcılaştırmak hevesinde. Şefi olduğu politik islamcı faşist saray cuntası, katliamlarla, sistematik gözaltı ve tutuklamalarla, devlet terörünün değişik biçimlerini yaygınlaştırarak, sömürgeci kirli savaş ve yalana dayalı faşist psikolojik harple işçi sınıfı ve ezilenleri teslim almaya çalışıyor.
Saray cuntası, politik islamcı faşist daiş'in katliamları ve sınır tanımaz devlet terörüyle kitle hareketini sınırlamayı başarsa da, mezar suskunluğu yaratabilmek şöyle dursun, ne kitlelerin öncü bölüklerini, ne de mücadele kararlığı taşıyan emekçi sol parti ve grupları bir irade kırılmasına uğratabildi. Tersine, kesintisiz biçimde süren savaşımla, ezilenlerin deney cephaneliğine eklenen çok önemli kent ayaklanmalarıyla ve birleşik cephenin yeraltı biçimiyle yüzyüze geldi. Çok ağır bedeller pahasına da olsa, dünya işçi sınıfına ve ezilenlere moral taşıyacak, güç verecek ve ilham kaynağı olacak bir direniş geliştirildi. Daha büyük bir savaşım isteğinin ifadesi olan pratikler örgütlendi. Kürdistan gençliğinin kahramanlığı kitleselleştiren iradesi yeni ufuklar açarken, inkarcı sömürgeciliğin politik islamcı faşist ve ırkçı faşist pöh-jöh çetelerini moral yıkıma uğrattı.
Partimiz bu dönemde ödediği ağır bedellere karşın mücadelesini büyütme ve yayma yönelimini sımsıkı korudu. Türkiye kentlerinden, Bakur Kürdistan'da Nusaybin özsavunmasına ve Dersim dağlarına, savaşımın yasal ve yasadışı, silahsız ve silahlı biçimlerini kullanarak politik islamcı saray cuntasına karşı mücadelenin ön saflarında yer aldı. Antifaşist ve antişovenist birleşik cephenin yerüstü ve yeraltı kesimlerinin gelişip güçlenmesi için büyük bir kararlılıkla hareket etti. Kızıl bayrağı Rojava ve Şengal'in devrimci savaş siperlerinde dalgalandırmayı sürdürürken, devrim topraklarında yeni politik adımlar attı. Bütünde, özgürlük ve sosyalizm savaşımının feda bölüğü olma bilincini, duygusunu, kültürünü derinleştirdi, "öncülük" ve "önderlik" sorunlarına böyle bir perspektiften bakma zihniyetini pekiştirdi. Kadın özgürlük mücadelesi, enternasyonalizm gibi temel önemdeki ideolojik-politik konularda teorik-pratik gelişimini sürdürdü.
Partimizin 2016 1 Mayıs'ında "birlikten-birleşiklikten" hareket ederek, İstanbul'da "1 Mayıs Alanı" çağrısını geri çekmesi, 1 Mayıs Alanı'na gitmemesi ise dönem içindeki tek, fakat önemli politik hatası oldu. Bu tutumun öncü parti zihniyetimize, antifaşist kitleleri sürecin daha da sertleşecek koşullarına ruhsal bakımdan hazırlama ve emekçi sol ile dkö'lerdeki geri çekilme eğilimine devrimci müdahalede bulunma hattımıza aykırı olduğu tartışma gerektirmiyor.

Berçem Ve Ekin Yoldaşların İşaretlediği Yüksekliğe Ulaşalım
Politik sürecin, yeni dönemde de sert mücadeleler temelinde ilerleyeceği, yasadışı, devrimci kitle şiddetine dayalı ve silahlı biçimlerin önde olacağı bir karakter taşıyacağı görülüyor.
Aynı süreç, yasal mevzilerin korunması, barışçıl ve fiili meşru mücadeleye dayalı kitle eylemlerinin geliştirilmesi hattında dişe diş bir mücadeleyi gerektirecektir.
Sürecin göğüslenmesi, düşmanın püskürtülüp yenilgiye uğratılması için birleşik cephenin her iki kesiminin doğru bir çizgide başarılı kılınması kritik önemdedir.
Partimiz, sürecin görevleriyle bu görüş açısından ilişkilenecek ve özellikle politik askeri mücadele biçimlerini etkili tarzda kullanma konusundaki yetersizliklerini giderme kararlılığında olacaktır.
Parti militanları ve tüm parti güçleri bulundukları bütün cephe, alan ve birimlerde komünist öncünün yeni dönem politikasına cevap olacak bir pratik geliştirmek sorumluluğuyla karşı karşıyadırlar. Görevi ne olursa olsun her parti örgütü, parti hattına sıkıca bağlı kalmak, onu alanına özgünleştirmek kadar, faaliyet ve mücadele çıtasını Berçem ve Ekin yoldaşların işaretlediği yüksekliğe çıkarmak görevinden hareket etmeli, kendi gelişimini bu temelde yönetmelidir.
Berçem ve Ekin yoldaşların işaretlediği yükseklik, kendini sınırsızca ortaya koymakta, verebileceğinin en fazlasını vermekte, duruma teslim olmamakta, görevlerinin gerekleriyle coşkuyla bütünleşmekte cisimleşiyor. Bunu, faşist kuşatmalara karşı direnişte de, yayın dağıtımında da, faşist militarist güçlere saldırıda da, kitle çalışmasında da, kent ve kır gerillasının uyacağı kurallarla bütünleşmede de, bildiri hazırlamada veya dağıtmada da, gece örgütlemede de, hapishane hücresini bir direniş ve yazı üretimi atölyesine dönüştürmekte de, sokak çatışmalarında da, bir kurumun verimli ve amacına bağlı işletilmesinde de, partinin en küçük olanağını bile titizlikle koruma ve değerlendirmede de, partiye yeni olanaklar yaratmada da, disiplin düzeyi, yoldaşlık sevgisi ve devrimci romantizm pratiğinde de, bilgi akışıyla bağlı özel görevlerde de, olumsuzluklar ve zorluklarla mücadele tarzında da cisimleştirmeliyiz. Bir hapishanede, bir savaş hamlesinde, bir büroda, bir savaş siperinde, bir kurumda, bir parti üssünde, bir sokakta, bir dkö'de, bir meydanda, yeraltında veya yer üstünde, kentte veya kırda, Türkiye'de, Kürdistan'da veya Avrupa'da her nerde isek orada, hangi görevleri, sorumlulukları omuzlamışsak bunlarla ilişkilenişimizi Berçem ve Ekin yoldaşların mücadele çıtasında işaretlediği yüksekliğe ayarlamalı, bu temelde değerlendirmeli ve daha yükseğe ulaşma hedefiyle hareket etmeliyiz.
FESK'in Kızıl Müfrezelerinden kitle çalışmasının değişik alanlarına, milis alanından enternasyonal cephe görevlerine, Rojava taburlarında yer almaktan kadın özgürlük mücadelesi cephesine, FESK Kürdistan Kır Birliği'nden basın-yayın cephesine, dkö'lerdeki görevlerden tutsaklar cephesine ve sıralamaya gerek bulunmayan bir dizi alan ve göreve örgütçü, savaşçı, komutan adayı, propagandacı, ajitatör, sağlıkçı, kurumlaşmacı, teknisyen, eğitmen ve daha pek çok özgün görev için hucum etmek, sorumluluk talep etmek çıtanın Berçem ve Ekin yoldaşlar tarafından işaretlenen yüksekliğine ulaşmanın ikinci biçimidir.
Bu çağrı tüm partililere, fakat hepsinden önce de kadın, erkek genç komünistleredir.
Sürecin göğüslenmesi ve bir atılıma çevrilmesinde genç komünistlere önemli sorumluluklar düşüyor. Parti görüşlerini, partinin politik önderlik anlayışını-tarzını, politik mücadele anlayışını-tarzını öğrenmekte, berrak bir bilinçle özümsemekte, bu bilinci yeniye açıklık, cüret, ataklık, coşku ve feda ruhu nitelikleriyle keskinleştirip pratikleştirmekte işçi ve öğrenci gençlikten yoldaşlar bir adım öne çıkmalı, boşalan ve boşalacak nöbet yerlerini doldurmakta örnek bir sorumluluk sergilemelidirler.

 

 

Arşiv

 

2019
Aralık Kasım
Temmuz Mayıs
2018
Ekim Ocak
2017
Kasım Ağustos
Mayıs Şubat
2016
Eylül Temmuz

 

Çağrı
fc Share on Twitter
 


Politik islamcı faşist saray cuntası, faşist ve inkarcı sömürgeci saldırılarını bir yıldır aralıksız sürdürüyor. Egemenlerin yüzyıldır halklarımıza karşı yürüttüğü tüm kıyım, zorbalık ve zulümlerin zirvesine ulaşarak zafer kazanma rüyasını güdüyor. Hitler-Musolini özentisi Tayyip Erdoğan bir kan denizinin ortasında da olsa tahta çıkmak, politik islamcı burjuvazinin ve akp çetesinin çıkarlarını ve geleceğini güvence altına almak, egemenliğini kalıcılaştırmak hevesinde. Şefi olduğu politik islamcı faşist saray cuntası, katliamlarla, sistematik gözaltı ve tutuklamalarla, devlet terörünün değişik biçimlerini yaygınlaştırarak, sömürgeci kirli savaş ve yalana dayalı faşist psikolojik harple işçi sınıfı ve ezilenleri teslim almaya çalışıyor.
Saray cuntası, politik islamcı faşist daiş'in katliamları ve sınır tanımaz devlet terörüyle kitle hareketini sınırlamayı başarsa da, mezar suskunluğu yaratabilmek şöyle dursun, ne kitlelerin öncü bölüklerini, ne de mücadele kararlığı taşıyan emekçi sol parti ve grupları bir irade kırılmasına uğratabildi. Tersine, kesintisiz biçimde süren savaşımla, ezilenlerin deney cephaneliğine eklenen çok önemli kent ayaklanmalarıyla ve birleşik cephenin yeraltı biçimiyle yüzyüze geldi. Çok ağır bedeller pahasına da olsa, dünya işçi sınıfına ve ezilenlere moral taşıyacak, güç verecek ve ilham kaynağı olacak bir direniş geliştirildi. Daha büyük bir savaşım isteğinin ifadesi olan pratikler örgütlendi. Kürdistan gençliğinin kahramanlığı kitleselleştiren iradesi yeni ufuklar açarken, inkarcı sömürgeciliğin politik islamcı faşist ve ırkçı faşist pöh-jöh çetelerini moral yıkıma uğrattı.
Partimiz bu dönemde ödediği ağır bedellere karşın mücadelesini büyütme ve yayma yönelimini sımsıkı korudu. Türkiye kentlerinden, Bakur Kürdistan'da Nusaybin özsavunmasına ve Dersim dağlarına, savaşımın yasal ve yasadışı, silahsız ve silahlı biçimlerini kullanarak politik islamcı saray cuntasına karşı mücadelenin ön saflarında yer aldı. Antifaşist ve antişovenist birleşik cephenin yerüstü ve yeraltı kesimlerinin gelişip güçlenmesi için büyük bir kararlılıkla hareket etti. Kızıl bayrağı Rojava ve Şengal'in devrimci savaş siperlerinde dalgalandırmayı sürdürürken, devrim topraklarında yeni politik adımlar attı. Bütünde, özgürlük ve sosyalizm savaşımının feda bölüğü olma bilincini, duygusunu, kültürünü derinleştirdi, "öncülük" ve "önderlik" sorunlarına böyle bir perspektiften bakma zihniyetini pekiştirdi. Kadın özgürlük mücadelesi, enternasyonalizm gibi temel önemdeki ideolojik-politik konularda teorik-pratik gelişimini sürdürdü.
Partimizin 2016 1 Mayıs'ında "birlikten-birleşiklikten" hareket ederek, İstanbul'da "1 Mayıs Alanı" çağrısını geri çekmesi, 1 Mayıs Alanı'na gitmemesi ise dönem içindeki tek, fakat önemli politik hatası oldu. Bu tutumun öncü parti zihniyetimize, antifaşist kitleleri sürecin daha da sertleşecek koşullarına ruhsal bakımdan hazırlama ve emekçi sol ile dkö'lerdeki geri çekilme eğilimine devrimci müdahalede bulunma hattımıza aykırı olduğu tartışma gerektirmiyor.

Berçem Ve Ekin Yoldaşların İşaretlediği Yüksekliğe Ulaşalım
Politik sürecin, yeni dönemde de sert mücadeleler temelinde ilerleyeceği, yasadışı, devrimci kitle şiddetine dayalı ve silahlı biçimlerin önde olacağı bir karakter taşıyacağı görülüyor.
Aynı süreç, yasal mevzilerin korunması, barışçıl ve fiili meşru mücadeleye dayalı kitle eylemlerinin geliştirilmesi hattında dişe diş bir mücadeleyi gerektirecektir.
Sürecin göğüslenmesi, düşmanın püskürtülüp yenilgiye uğratılması için birleşik cephenin her iki kesiminin doğru bir çizgide başarılı kılınması kritik önemdedir.
Partimiz, sürecin görevleriyle bu görüş açısından ilişkilenecek ve özellikle politik askeri mücadele biçimlerini etkili tarzda kullanma konusundaki yetersizliklerini giderme kararlılığında olacaktır.
Parti militanları ve tüm parti güçleri bulundukları bütün cephe, alan ve birimlerde komünist öncünün yeni dönem politikasına cevap olacak bir pratik geliştirmek sorumluluğuyla karşı karşıyadırlar. Görevi ne olursa olsun her parti örgütü, parti hattına sıkıca bağlı kalmak, onu alanına özgünleştirmek kadar, faaliyet ve mücadele çıtasını Berçem ve Ekin yoldaşların işaretlediği yüksekliğe çıkarmak görevinden hareket etmeli, kendi gelişimini bu temelde yönetmelidir.
Berçem ve Ekin yoldaşların işaretlediği yükseklik, kendini sınırsızca ortaya koymakta, verebileceğinin en fazlasını vermekte, duruma teslim olmamakta, görevlerinin gerekleriyle coşkuyla bütünleşmekte cisimleşiyor. Bunu, faşist kuşatmalara karşı direnişte de, yayın dağıtımında da, faşist militarist güçlere saldırıda da, kitle çalışmasında da, kent ve kır gerillasının uyacağı kurallarla bütünleşmede de, bildiri hazırlamada veya dağıtmada da, gece örgütlemede de, hapishane hücresini bir direniş ve yazı üretimi atölyesine dönüştürmekte de, sokak çatışmalarında da, bir kurumun verimli ve amacına bağlı işletilmesinde de, partinin en küçük olanağını bile titizlikle koruma ve değerlendirmede de, partiye yeni olanaklar yaratmada da, disiplin düzeyi, yoldaşlık sevgisi ve devrimci romantizm pratiğinde de, bilgi akışıyla bağlı özel görevlerde de, olumsuzluklar ve zorluklarla mücadele tarzında da cisimleştirmeliyiz. Bir hapishanede, bir savaş hamlesinde, bir büroda, bir savaş siperinde, bir kurumda, bir parti üssünde, bir sokakta, bir dkö'de, bir meydanda, yeraltında veya yer üstünde, kentte veya kırda, Türkiye'de, Kürdistan'da veya Avrupa'da her nerde isek orada, hangi görevleri, sorumlulukları omuzlamışsak bunlarla ilişkilenişimizi Berçem ve Ekin yoldaşların mücadele çıtasında işaretlediği yüksekliğe ayarlamalı, bu temelde değerlendirmeli ve daha yükseğe ulaşma hedefiyle hareket etmeliyiz.
FESK'in Kızıl Müfrezelerinden kitle çalışmasının değişik alanlarına, milis alanından enternasyonal cephe görevlerine, Rojava taburlarında yer almaktan kadın özgürlük mücadelesi cephesine, FESK Kürdistan Kır Birliği'nden basın-yayın cephesine, dkö'lerdeki görevlerden tutsaklar cephesine ve sıralamaya gerek bulunmayan bir dizi alan ve göreve örgütçü, savaşçı, komutan adayı, propagandacı, ajitatör, sağlıkçı, kurumlaşmacı, teknisyen, eğitmen ve daha pek çok özgün görev için hucum etmek, sorumluluk talep etmek çıtanın Berçem ve Ekin yoldaşlar tarafından işaretlenen yüksekliğine ulaşmanın ikinci biçimidir.
Bu çağrı tüm partililere, fakat hepsinden önce de kadın, erkek genç komünistleredir.
Sürecin göğüslenmesi ve bir atılıma çevrilmesinde genç komünistlere önemli sorumluluklar düşüyor. Parti görüşlerini, partinin politik önderlik anlayışını-tarzını, politik mücadele anlayışını-tarzını öğrenmekte, berrak bir bilinçle özümsemekte, bu bilinci yeniye açıklık, cüret, ataklık, coşku ve feda ruhu nitelikleriyle keskinleştirip pratikleştirmekte işçi ve öğrenci gençlikten yoldaşlar bir adım öne çıkmalı, boşalan ve boşalacak nöbet yerlerini doldurmakta örnek bir sorumluluk sergilemelidirler.