İşçiler, Kadınlar, Gençler, Yoksullar! Kasım ayı, faşizme, sömürgeciliğe, kapitalizme, erkek egemen sisteme ve emperyalizme karşı mücadele ederken birer tohum gibi toprağa düşmüş ölümsüzlerimizi her zamankinden daha yoğun, daha etkin, daha yaygın andığımız bir aydır. Onlardan öğrenmek ve kuvvet almak için; devrimin örgütlenmesi ve zaferi için; işçi sınıfının, insanlığı, sınıfsız, sömürüsüz, cins ayrımsız ve sınırsız bir topluma taşıyacak devrimci iktidarı için, kendimize, eylemimize en güçlü soruları sorduğumuz aydır. O yüzden Kasım, tören değil, eylem ayıdır. Cesaretin ve inancın bilenme ayıdır. Yeni hedeflerle donanma ayıdır. Kardeşler! Ölümsüzler, insana inandılar, insanı sevdiler. Sömürülenden, ezilenden, yoksuldan, inkar edilenden, hor görülenden, adaletsizliğe kurban edilenden yana saf tuttular. İşçilerin, kadınların, kent ve köy emekçilerinin, Kürtlerin, Alevilerin, ezilen ulusal toplulukların, çocukların, engellilerin, yaşlıların, eğitim, sağlık, barınma, dinlenme hakkından mahrum edilenlerin acısı, onların acısı; özlemi, onların özlemi oldu. Ölümsüzler, milyonların onurunu yüreklerinde taşıdılar. Milyonların umudunun öncüsü oldular. İşçilerin, kadınların, yoksulların, emekçilerin, ezilenlerin kurtuluşu için savaştılar. Onlar, halkın erenleridir, ulularıdır, dervişleri ve ateş taşıyıcılarıdır. Yoldaşlar! Ölümsüzlerimiz ki, bayraklarımızdır. Özlediklerimizdir. Zor zamanların ışık nehirleridir. Gözlerimizdir. En büyük tehlikeler altında kol kola yürüdüğümüz kılavuzlarımızdır. Partimizin, devrimin, özveri çıtası, bedel ödeme çıtası en yüksek militanlarıdır. Bu ay, onlara rapor vereceğiz. Diyeceğiz ki: İleri taşımak için yaşamınızı ortaya koyduğunuz devrimci savaşımla ilişkileniş raporumdur yoldaşlar! Yükseltmek için herşeyinizi ortaya koyduğunuz değerlerle ilişkileniş raporumdur yoldaşlar! Canınız pahasına savunduğunuz partimizi her tür saldırı karşısında koruma göreviyle ilişkileniş raporumdur yoldaşlar! Tutsak yoldaşlarla, gazilerimizle ve anılarınıza saygıda kusur etmemiş şehit aileleriyle ilişkileniş raporumdur yoldaşlar! Sözlerimiz yalın olmak zorunda. Sözlerimiz net olmak zorunda. Sözlerimiz dolu bir başak olmak zorunda. Sözlerimiz yoldaş olmak zorunda. Ve gelecek Kasım'a kadar, hangi yetersizliklerimizi aşmayı, hangi zayıflıklarımızı yenilgiye uğratmayı, hangi konularda yenilenmeyi hedeflediğimizi anlatarak bitireceğimiz raporumuzu. Bütün bunlar için, onların, o, ölümü paçavraya çevirmiş savaşçıların, gözlerinin üzerimizde olacağını, kalbimize kazıyarak ayrılacağız buluşmadan. Kardeşler! Ezilenlerin ve sömürülenlerin kurtuluşu için kanını dökenlerin adları, onurun ve umudun bayrağı olarak dalgalanmaya devam edecek, idealleri uğruna savaşım sürecektir. Mustafa Suphi ve Ethem Nejat'tan Deniz'e, Mahir'e, İbrahim'e; Ermeni halkımızın sosyalist evladı Paramaz'dan Hayrabet Honca ve Nubar Ozanyan'a; Vedat Demircioğlu ve Taylan Özgür'den Niyazi Yıldızhan ve Kerim Yaman'a; Salih Bozışık'tan Sevinç Özgüder'e; Ümit Kaftancıoğlu'dan Asım Bezirci ve Nesimi Çimen'e; İlker Akman'dan Yüksel Eriş'e; Recep Sarıaslan'dan Cuma Cihan'a; Seyit Konuk'tan İbrahim Ethem Coşkun'a; Tamer Arda'dan Serpil Polat'a; Cemalettin Yalçın'dan Ömer Yazgan'a; Serap Macit Kolukırık'tan Talat Türkoğlu ve Rıza Satılmış'a; Aynur Sertbudak'tan Zeki Erginbay ve Necdet Adalı'ya; Ertuğrul Karakaya'dan Necdet Erdoğan Bozkurt ve Mine Bademci'ye; İsmail Gökhan Edge'den, Yusuf Metin ve Kenan Bilgin'e; Ümit Altıntaş'tan Hatice Yürekli'ye; Osman Yaşar Yoldaşcan ve Fatih Öktülmüş'ten Lale Çolak'a; Sibel Sürücü'den Sinan Ateş'e; Niyazi Aydın'dan Sabahat Karataş ve Leyla Aracı'ya, Mehmet Demirdağ'dan Nergis Gülmez ve Sefagül Kesgin'e; Cafer Cangöz'den Cüneyt Kahraman ve Sevda Serinyel'e; Ulaş Bayraktaroğlu'ndan Yasin Aydın ve Göze Altunöz'e; Umut Özsepet'ten Fırat Çaplık'a; Özge Aydın'a; Necla Baksi'den Hüseyin Arslan'a; Mazlum Doğan'dan Diyar Xerîb ve Delal Amed'e; İrfan Çelik ve Adil Can'dan Hacer İpek Samancı ve Cennet Değirmenci'ye; Baran Serhat ve Hasan Ocak'tan Kutsiye Bozoklar ve Yeliz Erbay'a değin, emekçilerin ve ezilenlerin, özgür, onurlu ve mutlu bir hayata kavuşmaları için, toplumsal adalet, halkların ve kadınların özgürlüğü için canını feda edenler sonsuza değin yaşatılacaklardır. Onların mezarları asla sessizlikle örtülü olmayacak, o mezarlar konuşmaya, çağrıda bulunmaya, yeni kuşaklardan işçiler ve ezilenlerle buluşmaya devam edeceklerdir. İşçiler, Kadınlar, Gençler, Sanatçılar, Yoksullar, Ezilenler, Yok Sayılanlar! Ölümsüzler, evlatlarınız, kardeşleriniz, yoldaşlarınızdı. Mahalleden, fabrikadan, okuldan, sendikadan, dernekten arkadaşlarınızdı. Toplumsal adalet, insani ve özgür bir yaşam özleminizin sesi, yumruğu ve iradesiydiler. Size dünyayı cehennem edenler karşısında birer ateş topu oldular. Onları anmak için yürütülecek çalışmalara katılın. Evlerinizde, derneklerinizde ölümsüzler için anma toplantıları düzenleyin. Ailelerini ziyaret edin. Mezarlarına çiçek götürün. Çocuklarınıza onların isimlerini verin. Onlar için şiirler yazın. Ezgiler, marşlar üretin. Onların yazılarını, kitaplarını, yaşam öykülerini okuyun. Fotoğraflarını evlerinize asın. Tanıdığınız ölümsüzleri başka insanların da tanıması için yazılar yazın. Sizde hatıra kalan fotoğraflarından, eşyalarından yoldaşlarını haberdar edin. Ölümsüzlerin ellerinden tutun kardeşler. Onların süregiden kavgasına katılarak, o kavgaya yeni işçileri, kadınları, gençleri katarak, onur ve mutluluk kazanın, özgürleşin. Faşizmi, sömürgeciliği, erkek egemen sistemi ve kapitalizmi yerle bir etmek için emeğinizi, fedakarlığınızı, yaratıcılığınızı, cesaretinizi seferber edin. Devrim Şehitleri Onurumuzdur! Kavgamız Her Yerde Sürüyor Yoldaşlar! Daima Bizimlesiniz Daima Sizinleyiz! 8 Kasım 2019 MLKP Merkez Komitesi
|