Şehitlerimizi Hak Ettikleri Biçimde Analım!
Share on Facebook Share on Twitter
 
Diğer yazılar
 

İşçiler, emekçiler, kadınlar, gençler;

Parti ve devrim şehitlerimizi, kolektif etkinliklerle anıyoruz. Faşist-emperyalist Eylül saldırısı ve kuşatmasını, yaygın ve etkin bir karşı koyuşla göğüsleme ve püskürtmede yoğunlaştığımız bir dönemde, şehitlerimizden her zamankinden daha fazla öğreneceğiz. Sömürgeci faşist rejimle sürdürdüğümüz mevzi savaşının bu kritik anında, şehitlerimizi hak ettikleri biçimde anmanın özel önemi açıktır. Bu görevi de, büyük bir heyecan, coşku ve gururla yerine getireceğiz, getiriyoruz. Şehitlere zafer sözümüz var!

Biliyoruz ki, devrim ve sosyalizm kavgası, kendi zorlu mecrasında yol almaya devam ederken, belli kaynaklardan kuvvet alır. Kavgamızın başlıca kuvvet kaynaklarından biri de hiç kuşkusuz şehitlerimizdir. Devrim yürüyüşümüzün bütün dönemeçlerinde şehitlerimizin ortaya koydukları seçkin ve özgün tavırlar, bugün her zamankinden daha fazla bizlere yol göstermektedir. Tereddütsüz ölüme koşanlarımızın tavırları esin kaynağımız olmaya devam ediyor.

Erdal, ilk kurşundur ve yürüyeceğimiz yolu gösterir!...

Şengül, güç biriktirme ve hazırlığın adresidir!...

Hasan, devrimci başkaldırıyla ve partinin gözüken silüetiyle özdeştir!...

Hüseyin, feda ruhunda, adanmış devrimcilikte cisimleşmiş önderlik simgesidir!...

Erkut, proletaryanın devrimci niteliklerinin bize armağanıdır!...

Süleyman, faşist saldırı dalgasına karşı devrimin geçilmez barikatıdır!...

Ali Haydar Göçer, komünist kadro erdemlerini parti tarzıyla birleştiren bir karakterdir!...

Özgür Evrim, özgüvenin, cesaretin, yoldaşça sevgi ve şevkatin rüzgarıdır!...

Kayacı ve Tuncay, halklarımızın proleter enternasyonalist kardeşleşmesidir!...

Ali Bugün, yenilenmede, sınırları/statükoyu aşmada partili tarzda bir düzeydir!...

Ve diğerleri!... İşte bizi biz eden en başta şehitlerimizin bu devrimci komünist erdemleri ve direnişçi çizgileridir.

Kardeşler;

Faşist sömürgeci rejimin yeni bir topyekün savaş konsepti oluşturduğu, bu konseptin hukuki alt yapısı olarak yürürlüğe sokulan yeni TMY ile birlikte halklarımızın bütün ilerici, devrimci dinamiklerine kudurganca saldırdığı; dayatılan faşist-emperyalist kuşatmayla Kürt ulusal hareketinin, Türkiye ve Kuzey Kürdistan devrimci hareketinin tasfiyesini esas aldığı; kazanılan mevzileri gasp etmeye çalıştığı vb. koşullarda devrim ve komünizm şehitlerimizi anmak demek, en başta bu siyasal sürece devrimci bir yanıt olmak demektir. Şovenizme ve tasfiyeciliğe barikat olmak demektir. Şehitlerimizi anmak demek, onlara karşı görevlerimizi yerine getirmek demektir. Devrim ve sosyalizm mücadelesini her geçen gün büyütmek, onlardan devraldığımız kızıl bayrağı daha da yükseltmek demektir. Onların davaya bağlılıklarını ve devrimci-komünist erdemlerini kuşanarak, onları yaşatmak, kavgamızda sürekli var etmek demektir. Onların üstün erdemlerini kuşanarak, eksikliklerini tamamlamak ve onları aşmak demektir. Partili tarzda derinleşmek ve devrimci irade ile kuşanmak demektir. Devrim yangınını büyütmek ve partiyi yenilmez kılmak demektir.  

Yoldaşlar;

Faşist sömürgeci rejimin partimize verdiği mesaj bellidir. Yoğunlaştırdığı faşist-emperyalist ablukayla beynimizi dağıtmayı, gövdemizi ezmeyi ve sonra da irademizi kırarak burjuva yasallığına tutsak etmeyi hedefliyor. Ancak boşuna! Partimize ve onun şahsında Türkiye ve Kuzey Kürdistan devrimci hareketine dayatılan bu faşist-emperyalist kuşatmayı dağıttık ve dağıtmaya da devam ediyoruz. Şehitlerimizin bakışlarını hep üzerimizde hissediyoruz. Hiç bir görev ve sorumluluktan sakınmadan, bedeli ne olursa olsun kavga denizine onlar gibi korkusuzca dalma çizgimizden ve mücadele tarzımızdan milim sapmayacağız. Biricik varlığımız partimizi, devrimci kavgamızın kazanımlarını ve devrimci mevzilerimizi sonuna kadar koruyacak ve zafere kadar devrim çağrısıyla şehitlerimize layık olmaya devam edeceğiz.

Ve sevgili şehitlerimizi anarken, onların huzurunda bir kez daha ilan ediyoruz ki, evet, partimiz MLKP'yi dişimizle, tırnağımızla kurduk. Onu ateşe tutan herkese karşı topla-tüfekle savunacağımıza söz verdik. Şehitlerimiz ellerimizde bayraktır ve onlardan aldığımız güçle bugün de korkusuzca yürüyoruz.

Devrim ve Komünizm Şehitleri Ölümsüzdür!
Yaşasın Devrim ve Sosyalizm!
Devrimin Zaferi İçin Yaşasın MLKP!

MLKP
Merkez Komitesi
Kasım 2006