Maoist Komünist Parti (MKP) Siyasi Büro, 26 Eylül 2006 tarihinde yaptığı 45 No'lu açıklamada, "Emperyalizmin uşağı faşist diktatörlüğün, proletarya, emekçi halklarımız ve ezilen Kürt ulusu azınlık milliyetler, ezilen inanç guruplarına yönelik topyekün stratejik karşı devrimci saldırısının pervasızca sürdürüldüğü bir dönemden geçiyoruz. Bu saldırının bir halkası da siper yoldaşlarımız MLKP'yi hedefledi" denildi. "Bu karşıdevrimci stratejik saldırıya karşı, tüm güçlerimizle, devrimin ve onun güçlerinden biri olan MLKP'li siper yoldaşlarımızın yanındayız. Bu saldırıyı proletarya ve halklarımıza yönelik kahpe ve korkakça bir saldırı olarak değerlendiriyor, lanetliyoruz. Tüm bu saldırıları, proletarya ve halkların birleşik devrimci eylemleriyle göğüslemeye, devrimin iradesinin teslim alınamayacağını bir kez daha göstermeye çağırıyoruz" değerlendirmesinde bulunulan açıklama şu ifadelerle devam ediyor: "Bu saldırılar; ADB emperyalizminin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) adıyla seslendirdiği emperyalist hegomanyanın zaptiye karakolu Türk egemen sınıflar sistemini tehdit eden devrimci komünist başkaldırıları boğma amaçlıdır. CIA kumandalı MİT-Genel Kurmay ekseninde sürdürülen bu barbarca saldırılar, halklarımızın mücadelesini durduramayacaktır. Devrimci güçleri ve MLKP'li siper yoldaşlarımızı susturamayacaktır. Ezilen Kürt ulusuna boyun eğdiremeyecektir. Devrimi tasfiyecilik girdabına çekip iradesini kıramayacaktır. Proletarya ve halkların davası haklıdır. Stratejik olarak kazanmaya muktedirdir. Daha dün 17'ler şahsında partimize yönelik imha hareketi, halklarımızın kahramanca direnişiyle nasıl yenilgiye uğratıldıysa, bu saldırı da yenilgiye uğratılacaktır. Bu ruhla, MLKP'li siper yoldaşlarımızın yanında olduğumuzu bir kez daha ilan eder, Türk egemen sınıflar sistemine karşı halklarımızın birleşik devrimci eylemlerini daha güçlü konuşturulması azmimizi yineleriz. Tutuklanan, gözaltına alınan devrimci dostlarımız şunu iyi bilirler ki; yüreğimiz bilincimiz onların yanındadır. Onlar yalnız değildir, savaş siperleri olarak düşmanı şimdiye kadar olduğu gibi işkence ve cezaevlerinde de yenmesini bileceklerdir. Ve savaş siperlerimiz içeride dışarıda nerede olurlarsa olsunlar halklarımızın meşru haklı devrim görevlerinin hizmetinde parıldamaya devam edeceklerdir. Terörle mücadele yasaları gibi hiç bir karşıdevrimci operasyonları, devrimin iradesini teslim alamayacaktır. Biz kazanacağız, halk kazanacak."
|