Şovenizmin en uç noktalara kadar vardığı bu süreçte, en çok gençlerin kirli savaş politikalarında kullanıldığı bir dönemde, Türkiye`de böylesi bir gençlik sendikasının kurulması çok anlamlıdır. Gençlik hem kendi taleplerine ve haklarına sahip çıkacak, hem de kardeşliğin şiarını tüm genç yüreklere taşıyacak. 01 Ocak 2008 / Enternasyonal Bülten / Sayı: 65
Türkiye'de Genç-Sen adıyla ilk defa bir öğrenci gençlik sendikası kuruldu. DİSK'e bağlı olarak kurulan Genç-Sen, 1.5 yıl süren hazırlıkların ardından 15-16 Aralık'ta Ankara'da Genel Kurulunu toplayarak kuruluşunu resmileştirdi. Yaklaşık 30 ilden 700 öğrencinin katılımıyla canlı tartışmalara sahne olan Kurucu Genel Kurul'da, Genç-Sen'in tüzüğü ve manifestosu oluşturuldu. Üniversiteli ve liseli gençliğe ‘Asla yalnız yürümeyeceksin' şiarı ile sesini duyuran Genç-Sen'in amaçlarına ve ilkelerine de uygun bir örgütlenme modeli kararlaştırıldı: Kuruluşun ardından ülkenin bütün üniversitelerinde sendika şubeleri açılacak ve fakülte ve bölüm meclisleri oluşturulacak. Meclisler, her türlü karar alma hakkına sahip olacak. Bütün kurullarda çalışan öğrencilerin, en az %40'ı kadın öğrencilerden oluşacak. Ayrıca, sendikanın başkanlık sistemi olmayacak, öğrenci gençliğin kolektif mekanizmalarına ağırlık verilecek. Liseli gençlik ise, Genç-Sen içerisinde ayrı bir platformda örgütlenecek. Parasız, bilimsel, anadilde eğitim! Genç-Sen, öğrenci gençliğin parasız, bilimsel, anadilde eğitim talebinin yanı sıra, diplomalı işsizliğe karşı mücadeleyi çalışmalarında esas alacak. Öğrenciler aynı zamanda "söz, yetki, karar hakkı" talep etti. Amaçlar ve İlkeler bölümünde öğrencilerin ilk olarak sıraladığı nokta, ‘insanca bir yaşam'. Öğrenciler, yaşam ve eğitimleri konusunda büyük rol oynayan ekonomik, sosyal ve kültürel haklarını savunuyor. Özelleştirmeye karşı mücadele yürütülmesini kararlaştıran öğrenciler, böylece eğitimin sermayenin çıkarları için değil, toplumun ihtiyacı ve gelişimi işlevini görebileceğini savunacak. Halkların barış ve kardeşlik içinde yaşaması gerektiği ifade edilen amaçlar doğrultusunda, emperyalizme ve neoliberal politikalara karşı, herkese eşit eğitim için mücadele yürütülecek. Talepler arasında toplu taşıma araçlarının yanı sıra sinema, tiyatro gibi kültürel aktivitelerin ve sağlık hizmetlerinin de parasız olması; öğrencilerin staj yapma adına ücretsiz olarak çalıştırılmasına son verilmesi; LGS, ÖSS, KPSS ve LES gibi sınavların kaldırılarak isteyen herkesin yetenek ve ilgisi doğrultusunda parasız eğitim alabilmesi ve öğrenciler arasında fırsat eşitliğinin sağlanması; eğitimin cinsiyetçi niteliğine karşı kadınlara pozitif ayrımcılık uygulanması ve YÖK'ün kaldırılması yer alıyor. Şovenizmin en uç noktalara kadar vardığı bu süreçte, en çok gençlerin kirli savaş politikalarında kullanıldığı bir dönemde, Türkiye`de böylesi bir gençlik sendikasının kurulması çok anlamlıdır. Gençlik hem kendi taleplerine ve haklarına sahip çıkacak, hem de kardeşliğin şiarını tüm genç yüreklere taşıyacak.
|