Görkemli Newroz gösterilerinin ardından faşist Türk devleti ve başta uşak basını olmak üzere ırkçı şoven tüm güçleriyle Kürt Halkına yönelik yeni bir saldırı dalgası başlattı. Faşist rejimin Genel Kurmay Başkanı bile BAYRAK olayını, "komutan"lığını göstermenin bir vesilesi yapacak kadar düzeysizleşerek ırkçı şoven saldırıları kışkırtacak tehditler savurdu.

Niçin bu "BAYRAK SEVGİSİ" hezeyanı !

Göçmen işçiler, emekçiler;

Bayrağın bir ulus ya da halklar için bir simge, bir değer olduğu doğrudur. Faşist rejimin kendisi için sözüm ona bir onur ve namus konusu yaptığı mevcut TC Bayrağı gerçekte onlar için sömürgeci zulüm ve sömürü politikalarını, emperyalistlere uşaklıklarını devam ettirmenin ve bu rejimlerini "ulusal" kimlikle "meşru" gösterebilmenin bir aracıdır. Ve de işbirlikçi, sömürgeci-faşist düzenlerinin devamına hizmet ettiği ölçüde onlar için sevgiye değerdir.

ABD emperyalizmine kusursuz uşaklıkta yarışan, ABD emperyalistlerinin Ortadoğu'yu işgal ve halklarını katletme saldırılarına ortak olan, İMF ve Dünya Bankası'nın direktifleriyle Anadolu'nun ezilen halklarına yaşamı çekilmez hale getiren faşist rejim ve efendileri işbirlikçi sınıfların Bayrak ve Vatan diye bir dertleri yoktur ki "Bayrak Sevgileri" de olsun.

Faşist rejimin sahipleri militarist kuvvetleriyle yıllardır Edirne'den Hakkari'ye, Güney-Kürdistan'a kadar on binlerce devrimci, komünist, demokrat, Kürt yurtsever gerillası ve yoksul Kürt emekçilerini katlederken yine bu Bayrağı silahlarının arması olarak kullandılar.

Binlerce köyü yakarak boşaltırken, sözüm ona vatandaşım dedikleri Kürt emekçi köylülerini diri diri yakıp yada "faili meçhul" biçimde infaz ederken yine bu bayrak ve vatan sevgisi adına yaptılar.

Bütün saldırı ve katliamlara rağmen başta Kuzey Kürdistan olmak üzere, bu yıl Newroz'da yüz binlerce emekçi alanlara çıktı. Doğu"dan Batıya Kürt halkı kendi ulusal haklarına, ulusal birliğiyle sahip çıktı. Türkiyeli Komünistler, devrimciler, ezilen halklar rejimin ırkçı-şovenist saldırılarına ve bütün anti demokratik uygulamalarına karşı alanlardaydı.

Bu kitlesel çıkış işbirlikçi faşist rejimin Kürt halkının ulusal haklarını iğdiş ederek terbiye etme, işçi ve emekçi halk hareketine karşı antidemokratik, faşizan saldırı ve uygulamalarına güçlü bir ŞAMAR oldu. Newroz gösterilerinde iki Kürt çocuğun Bayrağı elde dolaştırma biçimini, bir saldırı dalgasına, ırkçılığı yeniden kışkırtmaya bir araç yapması bunun içindir. Bu, şamarın acısıdır.

Türkiye ve K. Kürdistanlı göçmen işçi ve emekçiler!

"Bayrak Sevgisi" adı altında başlatılan yeni ırkçı saldırılar karşısında Kürt emekçileriyle kol kola girelim. Faşist rejimin sömürgeci haksız savaşı karşısında aşılmaz barikat olalım. Tam da bugün faşist TC yi protesto ve Kürt halkıyla dayanışma için sokağa eyleme çıkarak halklar arasında dayanışma ve kardeşliği büyütelim.

Avrupalı işçi ve emekçiler! AB emperyalistlerinin işbirlikçi Türk rejimine destek ve işbirliğini protesto edin! Türkiye ve K.Kürdistan'daki ırkçı şoven saldırılara karşı sesiz kalmayın, sınıf kardeşlerinizle dayanışma içinde olunuz!

KAHROLSUN ŞOVENİZM ve IRKÇILIK!

YAŞASIN HALKLARIN KARDEŞLİĞİ!

YAŞASIN DEVRİM VE SOSYALİZM!

YAŞASIN PROLETARYA ENTERNASYONALİZMİ!

MLKP Yurtdışı Komitesi

Mart 2005