|
23 Eylül'de bisikletleriyle adalet için yola çıkan ESP'liler, 25 Eylül'de İstanbul Gülsuyu Mahallesi'nde durakladı. Burada Heykel Meydanı'nda basın açıklamasını yapan ESP temsilcisi Figen Yüksekdağ, devrimci mücadele ile tanınan Gülsuyu Mahalle halkını adalet mücadelesine katılmaya davet etti, gerçek adaletin sadece halk tarafından gerçekleştirebileceğini söyledi. 26 Eylül'de Ümraniye 1 Mayıs Mahallesi'ne ulaşan ESP aktivistleri, burada kontrgerilla faaliyetlerinin açığa çıktığı Çakmak Mahallesi'ndeki gecekonduya işaret etti. Tarihi direnişlerle dolu olan 1 Mayıs Mahallesi'nde Sağlık Ocağı önünde yapılan basın açıklamasında, 1995'de Gazi katliamına tepki gösteren halkın üzerine ateş açılıp beş kişinin polislerce katledildiği, ancak bugüne kadar suçluların yargılanmadıklarına dikkat çekildi. Açıklamada şehitlerin aileleri de konuşmalar yapıp, katliamları örgütleyen kontrgerillaya karşı adalet için kendi mahkemelerin kurulması gerektiğini belirtti. Eylem, 5 kişinin şehit düştüğü yerde yapılan saygı duruşu ile devam edip, son olarak Ergenekon çetesinin cephaneliği olarak ortaya çıkan gecekondunun önünde toplanıp adalet istedi. {divide} 27 Eylül'de bir sonraki durak olan Kadıköy Yoğurtçu Parkı'na bisikletleri ile ulaşan ESP'liler, 15-16 Haziran 1970'de büyük işçi direnişinde kontrgerillaca katledilen 3 işçi için adalet istedi. ESP temsilcisi Yüksekdağ, tarihteki işçi katliamların aydınlatılmasını ve faillerin artık cezalandırılmasını istediklerini vurguladı. Daha sonra 1 Mayıs 1996 şehidi Hasan Albayrak'ın katledildiği Söğütlüçeşme'ye gidip karanfiller bırakan ESP'liler, "Hasan Albayrak ölümsüzdür" ve "Faşizmi döktüğü kanda boğacağız" sloganları haykırdı. Burada yapılan konuşmada, yine Süleyman Yeter davasında da olduğu gibi, Hasan Albayrak'ın katillerinin de cezalandırılmadığı vurgulandı. 27 Eylül akşamı Gazi Mahallesi'ne ulaşan adalet arayışçıları, burada 1995'de kontrgerilla tarafından gerçekleştiren katliamı hatırlattı, Gazı ayaklanmasına önderlik eden ve daha sonra kaçırılıp kaybedilen Hasan Ocak ve Rıdvan Karakoç'un mezarlarını ziyaret etti. Gazi ayaklanmasına yol açan kahvehanenin taranması ve burada da bir katliam işlendiği hatırlatıldı ve tüm bu katliamların peşinin bırakılmayacağı belirtildi. ESP'lilerin yaptığı 210 kilometrelik adalet arayışı durağı, 1994 yılında bombalanan ve gazetesi Ersin Yıldız'ın katledildiği Özgür Ülke Gazetesi'nin önü, 16 Mart 1978'de 7 öğrencinin katledildiği Beyazıt Meydanı, 1 Mayıs 1977'de işçi katliamına sahne olan Taksim Kazancı Yokuşu ve Ermeni gazeteci ve aydını Hrant Dink'in önünde katledildiği Agos Gazetesi oldu. Buralarda da yapılan konuşmalarda tüm bu alanlarda kontrgerilla katliamlarının izlerinin olduğu, adalet gerçekleşene kadar mücadelenin devam edeceği vurgulandı. ESP temsilcisi Figen Yüksekdağ AGOS Gazetesi önünde yaptığı konuşmada 5 gün boyunca bisikletlerinin pedallarını adalet için çevirdiklerini ve unutturulmak isteyeni unutmayacaklarını, işlenen cinayetlerin, katliamların peşini bırakmayacaklarını anlattı. Yüksekdağ, bisikletli eylemlerini burada tamamladıklarını, ancak adalet taleplerini 20 Ekim'de Silivri'de başlayacak Ergenekon davasına taşıyacaklarını ve mahkeme öncesinde Susurluktan Silivri'ye adalet yürüyüşü düzenleyeceklerini belirtti.
|
|
|
|
|
|
|