|
17 Ekim'de, İmralı Cezaevi'nde 9 yıldır tecritte bulunan Abdullah Öcalan'ın fiziki ve psikolojik saldırıya uğraması ve ölümle tehdit edilmesi avukatları tarafından üzerine, Kürt halkı Türkiye ve Kürdistan'ın yanı sıra Avrupa'nın değişik kentlerinde de ayağa kalktı. Amed'de Kürt halkının protestoları serhıldana dönüştü. Öcalan'a yapılan saldırının yanı sıra, Başbakan Erdoğan'ın da kente gelmesi de protesto edildi, kepenkler kapatıldı, okullar boykot edildi. 20 Ekim'den beri sokağa çıkan Amed halkı polisin panzer, gaz ve tazyikli su saldırısına karşı serhıldan ateşleri yaktı, barikatlar kurdu. Polis molotoflu direnişler karşısında semtlere giremedi.{divide} Dicle Üniversite'sinin Akademik Yılı açılış törenine katılmak için Amed'e gelen Erdoğan için belediye çöpleri bile toplamadı, belediye otobüsleri çalışmadı. Fen-Edebiyat Fakültesi'ni ateşe veren Kürt gençleri, "Öcalan'sız dünyayı başınıza yıkarız" pankartı astı. Erdoğan'ın konuşması esnasında 40 üniversite öğretim görevlisi salonu terk etti. Amed'in yanı sıra, Kürt halkı Van, Ağrı, Şırnak, Urfa ve çok sayıda başka illerde sokaklara çıktı, öfkesini gösterdi. Polis tehditlerine rağmen değişik illerde kepenkler açılmadı. Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde 20 Ekim'de polis kurşunu sonucu 20 yaşındaki Ahmet Özhan katledildi. Kürt gençleri başta İstanbul, Amed, Urfa, İdil ve Adana'da 40'a yakın araç ateşe verdi. Van'da onbinler ‘Bu ateş sizi de yakar' pankartı açarak AKP il binasına yürüdü, siyah çelenk bıraktı. Mersin'de yüzlerce liseli okullları boykot etti, İstanbul'da ise Barış Anneleri, 20 Ekim'de AKP Eminönü ilçe binasını işgal etti. Barış Anneleri'nin kararlı tutumu üzerine AKP İlçe Başkanı Köroğlu görüşmeyi sonunda kabul etmek zorunda kaldı. Amed ESP de, 18 Ekim'de bürosunda yaptığı basın açıklaması ile, Öcalan'a yapılan saldırıyı kınayarak, saldırıyı Kürt halkına yapılan provokatif bir saldırı olarak değerlendirdi. Kürt halkına yönelik saldırıların yeni bir boyut kazandığını belirten Amed ESP, devletin imha ve inkar saldırılarında ısrarlı olduğunu belirtti. ESP'li Şehit ve Tutsak Aileleri de, 17 Ekim'de yaptıkları yazılı açıklama ile Öcalan'a yapılan saldırıları protesto edip, sorumluların derhal cezalandırılmasını istedi. KCK da, Kürt halkının yaptığı eylemleri selamlayarak eylemlerin 20 Ekim'de ulusal boyuta ulaştığını belirtti.
|
|
|
|
|
|
|