18. Kavga Yılında Şan Olsun Partimiz MLKP’ye!
Share on Facebook Share on Twitter
 
Diğer yazılar
 

Partimiz MLKP, 18. kavga yılına, bu yılın 9 Şubat'ında bir devrimci eylem hazırlığı esnasında yitirdiğimiz Yasemin yoldaşımız şahsında şehitlere bağlılığı, geçmiş mücadele deneyimlerinin gücü ve Türkiye/Kuzey Kürdistan'da büyüyen devrimci savaşımın ateşiyle, tarihin kendisine yüklediği zorlu ve onurlu görevleri layıkıyla yerine getirme iddia ve kararlılığıyla giriyor.

01 Eylül 2012 /Enternasyonal Bülten / Sayı: 119

10 Eylül 1994'te komünist örgütlerin gerçekleştirdiği birliğin ürünü olarak kurulan partimiz MLKP, 18. kavga yılına giriyor.
Partimiz MLKP, Türkiye ve Kuzey Kürdistan coğrafyasında 1971 devrimci atılımı ile filizlenen ve askeri darbeler ve faşist baskılar altında gelişen devrimci mücadele içerisinde büyük emekler ve bedellerle şekillenen parti öncelimiz örgütlerin yarattıkları zeminde 1989-1994 yılları boyunca yürütülen komünistlerin birliği mücadelesi sonucunda kuruldu.
Türkiye ve Kuzey Kürdistan'da devrimci hareketin ağır bir yenilgi aldığı 1980 askeri faşist darbesinin ardından Türkiye cephesinde çok zayıf bir düzeye gerileyen devrimci çalışma, ancak 1987'den itibaren bir toparlanma sürecine girdi. Aynı dönemde işçi sınıfı mücadelesi, 1987 Netaş grevi ve 1989 baharındaki eylem ve grevlerle gelişiyordu. Ancak işçi sınıfı hareketi ile komünist hareket iki ayrı kanaldan akmaktaydı. Bu dönemde Kuzey Kürdistan'da PKK önderliğinde başlayan ve 1984 Şemdinli atılımıyla büyük bir çıkış sağlayan silahlı Kürt ulusal mücadelesi de, 90'li yılların başında bir ulusal devrim düzeyine erişti. Bu koşullar, komünistlerin birliği ilkesini, Türkiye ve Kuzey Kürdistan'da birleşik devrim yolunda acil bir siyasal görev haline getiriyordu.
Uluslararası alanda ise tablo, 1989-1991'de SB ve Doğu Avrupa ülkelerinde modern revizyonizmin çöküşüydü. Bu sürece emperyalist burjuvazinin sosyalizm ve sınıflar mücadelesi öldü propagandası, dünya çapında bir umut kırılması ve yoğun bir tasfiyecilik rüzgarı eşlik ediyordu.
Birlik Devrimiyle komünistler, Türkiye'de, Kürdistan'da ve uluslararası cephede anlamlı bir görevi yerine getirmiş oldular. Aynı zamanda birlik mücadelesinin kendisi de, uluslararası komünist hareketin hanesine kazanılan bir yöntem ve deneyim olmuştur.
Partimiz MLKP, ücretli kölelik düzeni kapitalizmi yıkmak ve nihai amacı olan komünizme varmak üzere proletarya diktatörlüğü için savaşır. MLKP'nin antiemperyalist demokratik devrim programı, Türkiye ve Kuzey Kürdistan halklarının gönüllü, özgür ve eşit birliği temelinde İşçi-Emekçi Sovyet Cumhuriyetler Birliği'nin kurulmasını kapsar.
Partimiz MLKP, geride bıraktığı mücadele yıllarını sömürgeci faşist diktatörlüğün kesintisiz ateşi altında devrim umudunu büyüterek geçirmiştir. Gazi ayaklanmasında, işkence ve kayıplara karşı mücadelelerde, havza ve işyeri direnişlerinde, gençlik mücadelelerinde, kadın özgürlük kavgasında, antiemperyalist direnişlerde, sömürgeci faşizmin Kürdistan'daki imha ve inkar siyasetine karşı Türk işçi ve emekçileri ile Kürt halkının kardeşleşmesi çabalarında gelişmiştir.
Uluslararası komünist hareketin Türkiye ve Kuzey Kürdistan kolu olarak partimiz MLKP, uluslararası komünist hareketin birliği, uluslararası dayanışma ve işbirliğinin pratik politika düzleminden kopmadan ve gerçek ilişkiler temelinde ilerletilmesi için de çabalarını sürdürmüştür.
Partimiz MLKP, kuruluşundan bu yana, faşist diktatörlüğün, baskı, yıldırma ve tecrit politikalarına, gözaltı-tutuklama, gözaltında kaybetme ve katletme saldırılarına karşı, başı dik, onurluca direnmiş, savaşmıştır. Birçok savaşçısını, militanını şehit vererek yaratılan bu tarihte, partimiz proletarya diktatörlüğü hedefini gerçekleştirmek için ateş altında savaşıyor.
Türkiye ve Kuzey Kürdistan coğrafyasında Kürt özgürlük hareketini bastırma amaçlı açık bir savaşın yürütüldüğü, Kürt özgürlük güçlerininse buna Batı ve Kuzey Kürdistan'da büyük mevziler kazanarak yanıt verdiği, Batı'da işçi ve emekçi direnişleri içinde birlik eğiliminin güçlendiği ve Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Afrika başta olmak üzere büyük isyan dalgalarının dünyayı sarstığı bir dönemde partimiz MLKP 18. kavga yılına giriyor. Bu gelişmeler, emperyalist-kapitalist sistemi yerle bir etmek için komünist bir öncünün zorunluluğunu ve yakıcı ihtiyacını daha da belirginleştiriyor.
Partimiz MLKP, 18. kavga yılına, bu yılın 9 Şubat'ında bir devrimci eylem hazırlığı esnasında yitirdiğimiz Yasemin yoldaşımız şahsında şehitlere bağlılığı, geçmiş mücadele deneyimlerinin gücü ve Türkiye/Kuzey Kürdistan'da büyüyen devrimci savaşımın ateşiyle, tarihin kendisine yüklediği zorlu ve onurlu görevleri layıkıyla yerine getirme iddia ve kararlılığıyla giriyor.

 

 

Arşiv

 

2019
Haziran Mayıs
Şubat
2018
Ekim
2016
Kasım Ekim
Eylül Ağustos
Temmuz Haziran
Mayıs Nisan

 

18. Kavga Yılında Şan Olsun Partimiz MLKP’ye!
fc Share on Twitter
 

Partimiz MLKP, 18. kavga yılına, bu yılın 9 Şubat'ında bir devrimci eylem hazırlığı esnasında yitirdiğimiz Yasemin yoldaşımız şahsında şehitlere bağlılığı, geçmiş mücadele deneyimlerinin gücü ve Türkiye/Kuzey Kürdistan'da büyüyen devrimci savaşımın ateşiyle, tarihin kendisine yüklediği zorlu ve onurlu görevleri layıkıyla yerine getirme iddia ve kararlılığıyla giriyor.

01 Eylül 2012 /Enternasyonal Bülten / Sayı: 119

10 Eylül 1994'te komünist örgütlerin gerçekleştirdiği birliğin ürünü olarak kurulan partimiz MLKP, 18. kavga yılına giriyor.
Partimiz MLKP, Türkiye ve Kuzey Kürdistan coğrafyasında 1971 devrimci atılımı ile filizlenen ve askeri darbeler ve faşist baskılar altında gelişen devrimci mücadele içerisinde büyük emekler ve bedellerle şekillenen parti öncelimiz örgütlerin yarattıkları zeminde 1989-1994 yılları boyunca yürütülen komünistlerin birliği mücadelesi sonucunda kuruldu.
Türkiye ve Kuzey Kürdistan'da devrimci hareketin ağır bir yenilgi aldığı 1980 askeri faşist darbesinin ardından Türkiye cephesinde çok zayıf bir düzeye gerileyen devrimci çalışma, ancak 1987'den itibaren bir toparlanma sürecine girdi. Aynı dönemde işçi sınıfı mücadelesi, 1987 Netaş grevi ve 1989 baharındaki eylem ve grevlerle gelişiyordu. Ancak işçi sınıfı hareketi ile komünist hareket iki ayrı kanaldan akmaktaydı. Bu dönemde Kuzey Kürdistan'da PKK önderliğinde başlayan ve 1984 Şemdinli atılımıyla büyük bir çıkış sağlayan silahlı Kürt ulusal mücadelesi de, 90'li yılların başında bir ulusal devrim düzeyine erişti. Bu koşullar, komünistlerin birliği ilkesini, Türkiye ve Kuzey Kürdistan'da birleşik devrim yolunda acil bir siyasal görev haline getiriyordu.
Uluslararası alanda ise tablo, 1989-1991'de SB ve Doğu Avrupa ülkelerinde modern revizyonizmin çöküşüydü. Bu sürece emperyalist burjuvazinin sosyalizm ve sınıflar mücadelesi öldü propagandası, dünya çapında bir umut kırılması ve yoğun bir tasfiyecilik rüzgarı eşlik ediyordu.
Birlik Devrimiyle komünistler, Türkiye'de, Kürdistan'da ve uluslararası cephede anlamlı bir görevi yerine getirmiş oldular. Aynı zamanda birlik mücadelesinin kendisi de, uluslararası komünist hareketin hanesine kazanılan bir yöntem ve deneyim olmuştur.
Partimiz MLKP, ücretli kölelik düzeni kapitalizmi yıkmak ve nihai amacı olan komünizme varmak üzere proletarya diktatörlüğü için savaşır. MLKP'nin antiemperyalist demokratik devrim programı, Türkiye ve Kuzey Kürdistan halklarının gönüllü, özgür ve eşit birliği temelinde İşçi-Emekçi Sovyet Cumhuriyetler Birliği'nin kurulmasını kapsar.
Partimiz MLKP, geride bıraktığı mücadele yıllarını sömürgeci faşist diktatörlüğün kesintisiz ateşi altında devrim umudunu büyüterek geçirmiştir. Gazi ayaklanmasında, işkence ve kayıplara karşı mücadelelerde, havza ve işyeri direnişlerinde, gençlik mücadelelerinde, kadın özgürlük kavgasında, antiemperyalist direnişlerde, sömürgeci faşizmin Kürdistan'daki imha ve inkar siyasetine karşı Türk işçi ve emekçileri ile Kürt halkının kardeşleşmesi çabalarında gelişmiştir.
Uluslararası komünist hareketin Türkiye ve Kuzey Kürdistan kolu olarak partimiz MLKP, uluslararası komünist hareketin birliği, uluslararası dayanışma ve işbirliğinin pratik politika düzleminden kopmadan ve gerçek ilişkiler temelinde ilerletilmesi için de çabalarını sürdürmüştür.
Partimiz MLKP, kuruluşundan bu yana, faşist diktatörlüğün, baskı, yıldırma ve tecrit politikalarına, gözaltı-tutuklama, gözaltında kaybetme ve katletme saldırılarına karşı, başı dik, onurluca direnmiş, savaşmıştır. Birçok savaşçısını, militanını şehit vererek yaratılan bu tarihte, partimiz proletarya diktatörlüğü hedefini gerçekleştirmek için ateş altında savaşıyor.
Türkiye ve Kuzey Kürdistan coğrafyasında Kürt özgürlük hareketini bastırma amaçlı açık bir savaşın yürütüldüğü, Kürt özgürlük güçlerininse buna Batı ve Kuzey Kürdistan'da büyük mevziler kazanarak yanıt verdiği, Batı'da işçi ve emekçi direnişleri içinde birlik eğiliminin güçlendiği ve Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Afrika başta olmak üzere büyük isyan dalgalarının dünyayı sarstığı bir dönemde partimiz MLKP 18. kavga yılına giriyor. Bu gelişmeler, emperyalist-kapitalist sistemi yerle bir etmek için komünist bir öncünün zorunluluğunu ve yakıcı ihtiyacını daha da belirginleştiriyor.
Partimiz MLKP, 18. kavga yılına, bu yılın 9 Şubat'ında bir devrimci eylem hazırlığı esnasında yitirdiğimiz Yasemin yoldaşımız şahsında şehitlere bağlılığı, geçmiş mücadele deneyimlerinin gücü ve Türkiye/Kuzey Kürdistan'da büyüyen devrimci savaşımın ateşiyle, tarihin kendisine yüklediği zorlu ve onurlu görevleri layıkıyla yerine getirme iddia ve kararlılığıyla giriyor.