Sinan Sağır
Share on Facebook Share on Twitter
 
Diğer yazılar
 

Onur ve özgürlük savaşında düşenler ölmez; Sinan Sağır yoldaş ölümsüzdür!

 Faşist DAİŞ çetelerine karşı, Rojava'nın Cizire bölgesinde, bir feda ordusu olmanın bilinci ve iradesiyle en ön siperlerde dövüşen partimiz MLKP'nin bir savaşçısı daha şehit düştü: Sinan Sağır (Suphi Garzan) ölümsüzdür.

 

Faşist DAİŞ çetelerinin Serêkaniye'nin Alya cephesinde 16 Mart sabahı tank eşliğinde gerçekleştirdiği saldırıya kahramanca yanıt veren YPG-YPJ ve MLKP savaşçıları, yeminlerinde vurguladıkları gibi kanlarının son damlasına, tüfeklerinin son mermisine kadar savaştılar, mevzilerini terk etmediler. Her bir yoldaş, bir diğerini kurtarmak için kendini feda etti ve Rojava'nın devrim tarihine altından harflerle yazılacak bir direnişe imza attı. Faşist DAİŞ çetelerine karşı YPG-YPJ ve MLKP'nin cesur ve adanmış savaşçıları olarak, bayraklaştılar.

 

Dört siper yoldaşı, dört silah arkadaşı omuz omuza dövüştüler, tankların gölgesine ve sabahın yoğun sisine sığınarak üzerilerine gelen onlarca DAİŞ çetesini imha ettiler. Geri adım atmadılar, kaçmadılar, son anlarına kadar savaştılar ve yan yana şehit düştüler. Anıları ve savaş iradeleri yolumuzu aydınlatıyor.

 

Sinan Sağır'ın (Suphi Garzan) 26 Nisan 1995 tarihinde İstanbul Bağcılar'da dünyaya geldi. Ailesi Elazığ, Dêp'li (Karakoçan) olan Suphi yoldaşımız, KGÖ üyesiydi ve 25 Eylül'den beri Rojava'da bulunuyordu. İlk olarak, Kobanê direnişine katılan ve orada Serkan Balcı adını kullanan yoldaşımız, DAİŞ çeteleriyle çıkan bir çatışmada yaralandığı için Cizire bölgesine geçti. Tedavisinin ardından tekrar cephe faaliyetlerine katılan Suphi yoldaşımız, son olarak Serêkani'nin Alya cephesinde bulunmaktaydı.

 

Suphi Garzan parti bayrağını yükseklerde tutan, savaşma ve en önde olma iradesini temsil eden bir yoldaşımızdı. Suphi yoldaşımız, coşkusu ve devrimci enerjisiyle herkesin sevdiği bir genç komünistti. Saldırı günü bulundukları mevziden, tank ateşinin altındaki diğer noktaya biksi takviyesi için giden yoldaşımız, YPG'li silah arkadaşlarını yalnız bırakmayıp, orada kaldı. Omuz omuza savaşan yoldaşlarımız, çok sayıda çete üyesini imha ettiler. Bulundukları mevziye ancak tankla girebilen çetelere meydan okudular, son mermilerine kadar dövüştüler. Ve burada şehit düştüler. Düştüklerinde her birinin göğsünde, daha önce o siperlerde dövüşen İvana Hoffmann yoldaşımızın resimleri bulunuyordu.

 

YPG, YPJ ve MLKP güçleri olarak üç gündür çetelere karşı operasyonlar yapıp, onları bulundukları mevzilerden püskürtmeyi başardık. Bu vesileyle şehitlerimizin cenazelerini almayı umut ediyorduk. Ancak çeteler, kendi cenazelerini arazide bırakma pahasına, tanklarına ve onlarca üyelerine karşı kahramanca savaşan 4 yoldaşımızın cenazesini kaçırmışlar. Dolayısıyla cenazelerimizi alamadık. Halklarımızın ve şehitlerimizin değerli ailelerinin başı sağ olsun.

 

Halklarımız yeni bir günde, Newroz alevleri arasında umudu büyütürken, Suphi yoldaşımızın ve beraber ölümsüzleştiği siper yoldaşlarının gülümseyen yüzü ve gür sesi onlara eşlik edecek artık. Onlar, onur ve özgürlük mücadelemizin yeni sembolleri olarak, kavgamıza güç, yolumuza ışık verecekler. Onların uğruna düştükleri Rojava devrimi yaşayacak ve halklarımız özgür olacak.

 

MLKP Rojava Örgütü