Hüseyin Kayacı
Share on Facebook Share on Twitter
 
Diğer yazılar
 

 Hüseyin Kayacı
1969-6 Mayıs 2001

Hüseyin Kayacı yoldaş 1969 yılında, Çorum'un Osmancık ilçesine bağlı Mehmet Dede Obluk köyünde doğdu. Maden işçisi olarak emekli olan babasına ve ailesine ekonomik olarak destek olmak için ortaokul üçte okulu bırakmış ve askere gidene kadar kahvecilik, simitçilik gibi değişik işlerde çalışmıştır.
Daha sonra İzmir'e giden Hüseyin yoldaş, bu şehre adapte olmak için uzun bir zaman geçirmiştir. Dört yıl içinde gemici olarak İspanya, İtalya, Beyrut, Cezayir, Slovenya, Bilboa ve İsrail'i görmüş, ateizmle tanışmış, devrimci sosyalist dergileri okurken örgütlü mücadeleyle tanışmıştır. Askerlik karşıtı antipropaganda çalışmaları ilk siyasal faaliyeti olmuştur. 1993 başlarında İzmir'de öncellerimizden biriyle organik ilişki kurmuş, kendi çabalarıyla okumuş araştırmış ve kendini geliştirmiştir.
1993-1995 arası görev ayrımı yapmaksızın, bütün yetenekleriyle kendini mücadeleye, işçi-emekçilere adamıştır. Kısa süreli bir ilişki kopukluğunda bile okuma, araştırma, parti yayınlarını düzenli takip etme, arşivleme çalışmalarını aksatmadan yürütmüştür. ‘96 Ölüm Orucu direnişinde, emekçi semtler, cezaevleri, tutsak yakınları, basın açıklamaları, çeşitli siyasi parti binası işgalleri, Ankara'daki tutsak yakınlarının yaptığı eylemler arasında Hüseyin yoldaşı görürüz.
1996'da yoğun operasyonlar nedeniyle önemli darbeler alan Menemen-Asarlık çalışmasında görevlendirildi. Tek bir gazetenin dahi ulaşmadığı bu bölgeye kısa sürede 30-40 gazetenin düzenli dağıtıldığı, dağınık ve sıradan olan ilişkileri, güven, ön açıcı/teşvik ediciliğiyle toparlamıştır. Susurluk sürecinde, Menemen'de ışık söndürme eylemlerini 400-500 kişilik sokak eylemlerine dönüştürmüştür.
1997 Mart'ından itibaren Aliağa Gemi Söküm Tesislerinde işçi olarak çalışmaya başlamış, işyerindeki sendikal çalışmaya katılmış ve bu çalışmaları nedeniyle 97 Ekim'inde MLKP'ye üye olmaktan tutuklanmış ve 12.5 yıl ceza almıştır.
Tutuklanma ve sorgu süreci yoldaş için yeni bir mücadele mevzisiydi. Tecavüz, cinsel taciz dahil düşmanın bütün alçakça uyguladığı yöntemleri, sınıf kini ve partili kimliğiyle püskürtür. Bergama cezaevine yapılan saldırı nedeni ile Buca cezaevine konulur. Hüseyin yoldaş sorgudan partimizin direniş geleneğini büyüterek çıkar. MLKP dava tutsaklarının 10 Aralık 2000 tarihinde süresiz açlık grevi olarak başlattığı ve 3 Ocak‘ta ölüm orucuna dönüştürdükleri direnişin birinci ekibinde tereddütsüzce yer alır.
2001 yılı 25 Nisan günü Yeşilyurt Devlet hastanesi'ne kaldırılır. Bilincini kaybeden yoldaşımız 6 Mayıs'ta yoğun bakım servisine alınıp, ayakları zincirlenerek zorla müdahale işkencesine maruz kalır. Aynı günün akşamı direnişinin 148. gününde devrim ve sosyalizm mücadelesi, bir komünist işçi önderini daha kaybetmiştir.
O, uğurlanırken tüm dostlarının, yoldaşlarının yanında kendisiyle saf tutmasını isterdi. MLKP dava tutsağı Hüseyin yoldaş, vasiyetinde yoldaşlarına "Beni Menemen Mezarlığına gömün. Çünkü burada devrim şehidi çok az" isteğinde bulunur. Hüseyin yoldaşın bu isteği, ailesi, yoldaşları, Asarlık ve Menemen'in yoksul emekçi halkının da sahiplenmesiyle, düşmanın bütün oyunlarına rağmen bir komüniste yaraşır şekilde yerine getirilmiştir.
Hüseyin yoldaş, düşmanla her girdiği çarpışmada alnının akıyla çıkmış, yeni çarpışmalar için kendini hızla yenileyip öne atılmayı bilmiştir. O mücadelemizde ve örgütlülüğe olan tutkumuzda bayraklaşarak yol göstermektedir.