29 Ekim 2015 /FESK / Eylem Açıklaması / No: 2015/2
İnsanlık düşmanı, tecavüz ve katliam çetesi faşist politik islamcı Daiş'le işbirliği içinde halklarımıza saldıran AKP ve saraydaki şefi faşist Tayyip Erdoğan suç üstüne suç işlemekte. Suruç'ta SGDF'li sosyalist gençliği, Ankara'da demokratik barış isteyen değişik parti ve örgütlerden antifaşistleri, devrimcileri kitlesel kıyımdan geçirdi. Diktatörlüğün ve AKP'nin faşist polisi katliama maruz kalmış emekçi halkımıza gaz bombaları attı. Meydandaki ölümsüzlerimizin üzerine basma alçaklığını sergiledi. İşçiler, kadınlar, gençler, yoksullar ve tüm ezilenler polisin hedefinde. Keyfilik ve zorbalık sınır tanımıyor. Kuzey Kürdistan'da özyönetim ilan edip kendini savunan halkımızın üzerine kelle ve kulak avcısı polis özel timlerini ve askeri birliklerini gönderiyor. Katlettiği kadın gerillanın giysilerini çıkarıp fotoğrafı sosyal medyada yayınlıyor. Panzere bağladığı yurtsever gencin cansız bedenini yerde sürüklüyor. Çoçukları katlediyor. Mezarlıkları bombalıyor. Kürdistan'da kent kent, ilçe ilçe sıkıyönetim uyguluyor, Kürdistan dağlarında bombalanmadık yer bırakmıyor. AKP'nin emireri politik islamcı medya ise hergün yalan kusmakla kalmıyor, aynı zamanda faşist psikolojik savaş borazanlığı yapıyor. Halklarımıza, onların özgürlük, adalet ve ulusal eşitlik taleplerine karşı kontrgerilla basını rolünü üstleniyor. Tüm bunlara cevap olarak Kızıl Müfrezelerimiz, 21 Temmuz'da, İstanbul'da AKP binasına bomba konulması, 7 Ağustos'ta, İstanbul'da Bayrampaşa İlçe Emniyet Müdürlüğü'nün yarım saat arayla iki kez bombalanması, 25 Temmuz'da İzmir'de Karşıyaka AKP ilçe binasının ve Sabah-Atv tekelinin bombalanması, 11 Ağustos'ta İzmir'de Çamdibi Polis Merkezi Amirliği ile MHP Çamdibi irtibat bürosunun bombalanması, 28 Ekim günü İzmir Buca'da polis devriyesine silahlı, bombalı saldırı eylemlerini gerçekleştirdiler. Eylem yerlerine amblemlerimiz bırakıldı. Hedeflerimizin fiziki tahribine karşın, fakirlerin ve ezilenlerin devrimci şiddetinden canlarını kurtaran halk düşmanları çok sevinmesinler. İşçi-emekçi adaleti peşlerini bırakmayacaktır. AKP'nin zalim ve korkak polisi tutsak ettiği bir genç devrimciyi İzmir'deki tüm eylemlerimizin faili ilan ederek çaresizliğini gizlemeye çalışıyor. Bu alışıldık polis tavırları korkunuzu yatıştırmaya yetmez. Müfrezelerimizin namlularının ve patlayıcılarının gölgesi hep üzerinizde olacak. Pirsus ve Ankara kitle katliamlarının, Kürdistan'da özyönetim mücadelesine karşı girişilen katliamcı saldırıların, küçük bedenleri buzdolabında bekletilen çocuk ölülerimizin, Şervan Varto'ların, Baran Dersim'lerin, Ovacık-Şahverdi şehitlerinin, Dilek Doğan'ların hesabını sormaya devam edeceğiz. 29 Ekim 2015 Fakirlerin Ve Ezilenlerin Silahlı Kuvvetleri FESK
|