Haziran ayaklanmasının kırmızı fularlı asi kadını, yoldaşlarının Destan Temmuz’u, Ayşe Deniz Karacagil’i, Haziran’ın yıldönümünde rüzgarlara uğurladık. Destan yoldaş, Rakka’yı politik islamcı faşist daiş çetelerinden özgürleştirme hamlesinde ölümsüzleşti.

Destan yoldaş, partimiz MLKP’nin ve kadın örgütümüz KKÖ’nün son dönem mücadelesini büyük bir kararlılık, tutku ve iradeyle omuzlayan genç kadın devrimciler kuşağından bir savaşçıydı.

Antifaşist aile ortamında ve sosyal çevresinde küçük yaşlardan beri sürdürdüğü devrimci arayışları, Destan yoldaşı, Haziran ayaklanması günlerinde partimizle buluşturdu. İstanbul’un Gülsuyu mahallesinde devletin örgütlediği karşıdevrimci çete saldırılarına karşı mücadelenin militan neferi oldu. HES’lere karşı çevre mücadelelerinden, engelliler derneklerinde kurs vermeye, kentsel dönüşüm mücadelelerine omuz vermekten Karadeniz ve Akdeniz köylerinde devrimci çalışmalar geliştirmeye, kültür sanat çalışmalarından, mahkeme kürsülerine dek kısacık yaşamında pek çok alanda devrimci iradesini, erkek egemen burjuva düzene öfkesini ve mücadele kararlılığını ortaya koydu. Resimden müziğe ve fotoğrafçılığa, spordan edebiyata çok yönlü uğraşlarıyla yaşamın her renginden mutluluk duydu.

Hapishane günlerinden sonra, en büyük korkusu burjuva düzenin köleleştirici, sıradanlaştırıcı, robotlaştırıcı çarklarında erimek olan Destan yoldaş, “düzenle aramda ne kadar mesafe olursa o kadar mutlu, özgür olacağımı düşünmüştüm” diyerek, hapishanedeki etkileşim içinde yüzünü PKK saflarında enternasyonalist mücadeleye döndü. Bir Yörük kadını olarak Kürtçeyi öğrendi. 2015 yılı Aralık ayında yeniden, ideolojik ve manevi bağlarını hiç yitirmediği partimiz MLKP saflarına katıldı. Suruç’ta katledilen yoldaşlarının hesabını sorma yemini olarak Destan Temmuz ismini aldı. Suikast alanında uzmanlaştı. Ardından, Rojava devrimini savunma ve büyütme mücadelesine omuz vermek üzere Rojava’ya geçti.

Dağlardaki yaşamı ve mücadelesi, parti saflarında Medya Savunma Alanları’nda ve Rojava’da geliştirdiği pratik, onun bir genç kadın devrimci olarak cüret ve iradesine, devrimci görevlerden ve bedellerden sakınmayan, kendisini yeni ve daha büyük kavgalara hazırlayan enerjisine tanıklık etti. Genç kadınların büyük devrimci kopuş yeteneğini, geleceği kurma mücadelesine öncülük potansiyelini doğrulayan örneklerden biri oldu.

Gençlik örgütümüz KGÖ’nün saflarında yetişen bu genç kadın devrimciler kuşağı, devrim ve sosyalizm mücadelemizin yeni kadın önderlerini doğuruyor ve doğuracak.

21 yaşında devrimci savaş hazırlıklarında yıldızlaşan Şengül Boran yoldaşın mirasının taşıyıcısı tüm diğer öncüler gibi…

Kadın örgütümüzün kuruluşunu duyurduğumuz gün, Rojava’da bayraklaşan İvana yoldaş gibi…

Ece’den Ezgi’ye, Polen’den Büşra ve Aydan’a Suruç’ta ölümsüzleşen özgürlük sevdalısı genç kadın yoldaşlarımız gibi…

Kadın isyanını Dersim’in özgür dağlarında bayraklaştıran Berfu yoldaş gibi…

Medya Savunma Alanları’nda daha büyük savaşımlara hazırlanırken yıldızlara uğurladığımız Medine yoldaş gibi…

Onlar, Haziran barikatlarında özneleşen genç kadınlar kuşağına onurlu, özgür, cins ayrımsız gelecek için KGÖ saflarında örgütlenme, MLKP ve KKÖ saflarında önderleşme çağrısıdır.

Berfu, Medine ve Ayşe Deniz yoldaşlar, partimize üyelik kararını Kadın Örgütümüzün kuruluşu sonrasında aldıktan sonra ölümsüzlükle buluşan ilk kadın yoldaşlarımız oldu. Onlar, parti saflarındaki mücadeleleri boyunca, bulundukları alanlarda kadın örgütünü iradeleştirmeye çalışan, kadın yoldaşlara, kadın örgütümüze ve kadın önderliğimize daha güçlü bir irade, daha güçlü bir önderlik, daha yüksek bir kadın yoldaşlaşması çağrısı taşıyan, kadın özgürlük mücadelesinde komünist kadın öncünün kendini ortaya koyuş düzeyiyle yetinmeyen, daha ileriyi işaret eden, eleştirileri, öneri ve talepleriyle daha örgütlü, daha yoldaşça, daha militanca ve daha adanmış bir kadın özgürlük bilinci, örgütü ve mücadelesini yükseltmenin iradesi olan yoldaşlardı.

Kendini devrimci tarzda yeniden yaratma mücadelesinde kadınlığını yükü değil onuru ve en değerli hazinesi olarak taşıyan bu yoldaşlar, ezilen kadın kitlelerine sevgiyi ve onların özgürlüğü için mücadele etme sorumluluğunu mücadele gerekçelerinin başında saydılar. Kısa devrimci yaşamlarını kadın özgürlüğü özlemi ve mücadelesiyle örmüş bir feda kuşağının öncüleri olan bu genç kadın yoldaşlarımız, geleceği temsil eden yeni kadını bugünün devrimcilerinde kurmamızda, kölelik zincirlerini kırmış kadının aklı ve yüreğini kuşanmamızda bizlere daima yol gösterecektir.

Yoldaşlar, ölümsüzlüklerinden sonra yayınlanmak üzere yaptıkları konuşmalarda “Yaşasın Komünist Kadın Örgütü” haykırışını, cins bilincini, kadın yoldaşlığını ve kadın özgürlük mücadelesine adanmış yaşamı yükseltme çağrılarını bıraktılar. Çağrıları andımız ve yaşam gerekçemizdir.

Destan Temmuz Ve Roza Renas Yoldaşlar Ölümsüzdür!

Yaşasın Rojava Devrimi!

Yaşasın Kadın Devrimi!

Yaşasın Özgürlük Yaşasın Sosyalizm!

30 Mayıs 2017

MLKP-KKÖ

Kadın Önderliği