12 Kasım 2007 / MLKP Merkez Komitesi Halklarımıza; Eylül 2006 yılında uluslararası boyutlu "Gaye operasyonu"yla tutuklanan komünistler, 26 Ekim 2007'de mahkemeye çıkarılıyorlar. Kim kimi yargılıyor? Komünistler sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya, özgür bir gelecek, mutlu ve onurlu bir yaşam uğruna mücadele ettikleri için yargılanıyorlar. Onlar, tarihsel yürüyüşün coğrafyamızdaki etkin aktörleridirler; tarih yapıcılarıdır. Onlar, Kürdistan'dan geliyorlar; Kürt ulusunun devlet kurma özgürlüğünü ve ulusların tam hak eşitliğini savunuyorlar. Onlar, varoşlardan geliyorlar; emekçilerin antifaşist savaşımını simgeliyorlar. Onlar, okullardan geliyorlar; gençliğin enerjisini taşıyorlar. Onlar, fabrikalardan, işyerlerinden, havzalardan, sendikalardan, işçi sınıfının grev ve direnişlerinden geliyorlar; toplumsal kurtuluş savaşımını yükseltiyorlar. Onlar, ölüm oruçlarından, zindanlar ve işkencehanelerdeki direnişlerden geliyorlar; devrim ve sosyalizmin onurunu yükseltenlerin cesaretini sergiliyorlar. Onlar, barikatlardan, başkaldırılardan, işgallerden, toplumsal yaşamın ve direnişin içinden geliyorlar. Onlar, işçilerin, emekçilerin, kadınların, gençliğin, bütün ezilenlerin kavga doruklarından geliyorlar. Böyle olduğu içindir ki, sömürgeci faşist diktatörlüğün saldırılarına uğruyor, zindanlarına atılıyor, mahkemelerinde yargılanıyorlar. Onlar, Türk, Kürt, Laz, Arap, Ermeni halklarımızın çıkarlarının ve geleceklerinin temsilcisi ve yüz akları oldukları için yargılanıyorlar. Demek ki, yargılanan umudumuzdur! Ne var ki, sömürgeci faşist rejimin gücü ve gerçekleri saptırma çabaları komünistleri tarih önünde yargılamaya ve halklarımızın vicdanlarında mahkum etmeye yetmeyecektir! Son sözü her zaman direnenler söyler! Suçlu olan ve yargılanması gereken sömürgeci faşist diktatörlük ve kurulu kapitalist sömürücü barbarlık düzenidir. Onun yargıçları ve kukla mahkemeleri komünistleri yargılayamaz. Faşizm ve gerici egemen sınıflar, halklarımızı sefalete ve yoksulluğa mahkûm ettikleri için suçludurlar. Kürdistan'ı ilhak ve işgal ettikleri, sömürgeci kirli savaşı acımasızca sürdürdükleri, halklarımızın gencecik evlatlarını kirli emelleri uğruna ölüme sürükledikleri için suçludurlar. Şovenizm ve ırkçılıkla halklarımızı zehirledikleri, kondularını başlarına yıktıkları, geleceklerini kararttıkları, doğa ve çevre yıkımına yol açtıkları için suçludurlar. İşçi sınıfı ve ezilenlerin özgürlük, eşitlik ve adalet istemlerini kanla boğdukları, halklarımızın yiğit devrimci kadın ve erkek evlatlarını katlettikleri için suçludurlar. Komünistler, işte bütün bunların hesabını soruyorlar. Tarihsel ve toplumsal haklılıklarına ve meşruiyetlerine dayanarak proletarya ve ezilenler adına gerçek bir yargılama yapıyorlar. Egemen sınıflar, komünistleri tutsak edebilir, vefakat onların komünist ideallerini ve kavgalarını ve zafer dolu yürüyüşlerini yok edemezler, umudu öldüremezler! Umut yalnızca dimdik durmuyor, o, tutsak komünistlerden aldığı güçle daha da büyüyor! Eylül'ün sonu Ekim'dir! Eylül saldırılarıyla komünistleri tutsak eden ve zafer kazanmış komutan havasıyla büyük gürültü koparan faşist rejim, partimiz MLKP'ye öldürücü darbeler indireceğinin hesaplarını yapmaktadır. Komünistleri yargılayarak devrim, özgürlük ve sosyalizm davasından intikam almakta, devrimcilere ve komünistlere gözdağı vermektedir. Ne var ki, yanıldığını da görmektedir. Partimiz bugün de yürüyüşünü kararlılıkla sürdürmektedir. MLKP, işçi sınıfı ve bütün ezilenlerin umududur. Bu umudu yok edilemez, zafere doğru yürüyüşü engellenemez. Umut şanlı Ekim devriminin yolunda muzaffer olacaktır. İşçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, yurtseverler, devrimciler, yoldaşlar; 26 Ekim duruşması antifaşist, antisömürgeci ve antikapitalist bir büyük duruşmadır. Gerçekte yargılanmak istenenler yargılayacaktır. Yargılanan yalnızca tarihimiz, bugünümüz değil, geleceğimizdir. Bu tarihsel anda komünistler faşizmin duruşma salonunda ve alanlarda davalarını savunacak, ortaklaştıracak, sömürgeci faşist diktatörlüğü yargılayacaklardır. Bu büyük devrim ve sosyalizmi savunma eylemine güç verelim! O gün, mahkeme önünde buluşalım ve bütün kentlerde, alanlarda protesto ve dayanışmamızı değişik biçimlerde yükseltelim! Kahrolsun sömürgeci faşist diktatörlük! Yaşasın devrim ve sosyalizm mücadelemiz! Devrimin zaferi için yaşasın MLKP!
|