Faşist Türk devleti, işçi sınıfının, Kürt halkının, ezilen yoksulların mücadelesini önlemek için varolan Terörle Mücadele Yasasını daha da ağırlaştırarak, "söz-eylem-örgütlenme özgürlüğü"nün sınırlarını yeniden çiziyor. Türk burjuva devletine, işçi ve emekçilerin yıllardır uğruna mücadele verdikleri "söz, eylem ve örgütlenme" özgürlükleri konusunda kısmi geri adımlar attırılmıştı. Şimdi kazanılan bu kısmi hakları bile hazmedemiyor. 8 yıl aradan sonra toplanan Terörle Mücadele Yüksek Kurulu, düzen içindeki farklı güçleri bile kaygılandıran hükümler içeren yasa tasarısı ile özünde idari makamlara olağanüstü yetkiler tanıyor.
Tasarıya göre herkes terörist olabilir. Ezilenlerin her türlü hareketi "terör" kapsamına alınabilir. Bu tasarının can damarını oluşturan "önleyici tedbir" kavramıyla polisin bir kişi hakkında suç işleyebileceği şüphesine varması, kişinin tüm hak ve özgürlüklerinin, bir çırpıda, kimseye hesap vermeksizin elinden alınmasına olanak veriyor. Yeni taslağın, hukuksal açıdan son derece esnek yoruma tabi yaklaşımları, polis keyfiliğini yasa katına çıkarıyor.
Enternasyonal dayanışma artık suç! Yeni TMY, aynı zamanda, işçi sınıfının ve ezilen halkların enternasyonal dayanışmayı örmesinin önünde de bir engeldir. İsrail siyonizmine karşı mücadele eden Filistin halkıyla ya da Amerikan işgaline karşı vatanlarını savunan Irak halkıyla dayanışmak, hatta onların mücadelesini övmekte suç! TMY enternasyonal dayanışma ve mücadeleye de bir saldırıdır.
TMY çöpe! Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP) yürüttüğü TMY karşıtı kampanyasına, başta İstanbul olmak üzere, İzmir, Adana, Ankara, Eskişehir, Mersin, Sivas, Hatay, Bursa, Dersim gibi bir çok ilde basın açıklaması, eylem, AKP işgalleri, zincirleme eylemleri, paneller, imza toplama, meşaleli yürüyüşler ve benzeri eylemlerle devam ediyor. Bursa, Dersim, Ankara, Sivas'ta "TMY Çöpe" başlıklı bildiriler emekçilere ulaştırılırken, İstanbul Okmeydanı ve Kartal'da, Adana'nın Şakirpaşa Mahallesi'nde meşaleli yürüyüşler yapıldı. Köprülere, geçitlere, yüksek binalara "TMY çöpe. Söz, eylem, örgütlenme özgürlüğü" yazılı pankartlar asıldı. İzmir'de imza standları ve duvar gazeteleriyle işçi ve emekçiler TMY hakkında bilgilendirildi. ESP'liler kendilerini Taksim meydanındaki direklere zincirlediler, trafiği kestiler. İstanbul ESP aktivistleri, 19 Ekim günü Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) - hükümet partisi - Beşiktaş ilçe binasını işgal etti. Bursa Emekçi Kadınlar Birliği (EKB), Terörle Mücadele Yasa Tasarısı'nın geri çekilmesi talebiyle 15 Ekim'de TBMM'ye protesto faksları gönderirken EKB İzmir Temsilciliği, Konak meydanında bir eylem yaptı. 24 Ekim akşamı SGD'li gençler ve ESP, İstanbul Esenyurt'ta TMY'ye karşı bir meşaleli eylem gerçekleştirdiler.
ESP'nin yanı sıra diğer devrimci, demokrat, ilerici parti ve örgütler de yaptıkları çeşitli eylemlerle TMY karşıtı mücadeleyi sürdürüyorlar. Mersin HÖC temsilciliği, 5 Ekim'de AKP il binası önünde bir açıklama yaparak yeni TMY'nin geri çekilmesini istedi. Aralarında ESP'nin de bulunduğu çeşitli parti ve demokratik kitle örgütleri 8 Ekim'de İstanbul/Taksim Meydanı'nda bir basın açıklaması yaparak, "Yeni Terörle Mücadele Yasa tasarısına karşı mücadeleyi" büyüteceklerini belirttiler. 16 Ekim'de İstanbul TÜYAP önünde, ESP'lilerin de katıldığı basın açıklamasında "TCK ve TMY Tasarısı söz, basın, yayın özgürlüğünün düşmanıdır" yazılı ortak bir pankart açıldı. Adana'da 18 Ekim günü ESP, Partizan, DHP, İHD ve Halkevleri bir açıklama yaparak yeni TMY'yi protesto ettiler. İstanbul'da Gazi Halk Platformu, eski karakola bir yürüyüş düzenleyerek TMY'yi protesto etti.
Marksist Leninist Komünistler, yürüttükleri TMY karşıtı mücadeleyle işçi ve emekçileri, ezilen Kürt ulusunu yasa hakkında bilinçlendirmeye devam etmekte ve yasayı püskürtme hedefiyle mücadeleyi büyütmekteler.
|