İmha ve inkara isyan: Edi Bese!
Share on Facebook Share on Twitter
 
Diğer yazılar
 

TSK'nin Kandil operasyonu da çeşitli kentlerde basın açıklamaları ve sokak eylemleri ile karşılandı. Özellikle büyük kentlerde Kürt gençleri sokakları ve lüks arabaları tutuşturdular. Sömürgeci faşist hedeflere yönelik bombalama eylemleri gerçekleşti.

01 Ocak 2008 / Enternasyonal Bülten / Sayı: 65

Türk devletinin ve ABD emperyalizminin Kürt halkına yönelik kuşatması, güney saldırganlığı, imha ve inkar politikasının sürdürülmesi ve nihayet 15 Aralık'ta Kandil operasyonunu başlatması, Türkiye ve Kuzey Kürdistan'ın dört bir yanında eylemlerle yanıtlandı.
3 Kasım'da Ankara'da buluşan onbinlerce Türk ve Kürt emekçisi, şovenist saldırganlığa karşı halkların kardeşliğini alanlarda haykırdı. 3 Kasım mitingini, Kürdistan illerinde DTP'nin düzenlediği "Edi Bes e!" mitingleri izledi. Batman'da, Silopi'de, Hakkari'de, Van'da, Amed'de sokaklara dökülen onbinlerce Kürt, imha ve inkar politikasına, askeri operasyonlara, tutuklama ve gözaltı saldırılarına "Edi Bes e!" dedi.
Şovenizme karşı halkların kardeşliği eylemleri, Kürdistan'dan sonra da 9 Aralık'ta İstanbul'da yapılacak bir mitingle sürdürülmek istendi. Ancak DTP, ESP, EMEP, SDP ve EHP'nin örgütlediği miting, İstanbul Valiliğince yasaklandı. Yasak kararı, sömürgeci rejimin, Kürt ulusal hareketinin Batı'da şovenizmle zehirleyip kontrol altına aldığı Türk işçi ve emekçileri ile buluşmasından duyduğu korkuyu ifade ediyordu. Kürdistan mitingleri, kitle hareketinin gücü karşısında yasaklanmaya cesaret edilemezken, Batı'da militarizme ve şovenizme karşı bir kardeşlik dalgasının, bir barış hareketinin yükselmesini daha başlamadan engellemek için İstanbul, İzmir, Mersin mitingleri ardı ardına yasaklandı.
9 Aralık mitingine yasaklama kararının karşısına fiili bir mitingle dikilme görevi başarılamadı, ancak emekçi semtlerde, Marksist Leninist komünistlerin ve Kürt ulusalcı güçlerin aktif militan kitlesince yapılan gösteriler ve kitle şiddeti ile yasağa yanıt verilmeye çalışıldı. Bu gösteriler anlamlı olsa da, yasak kararı karşısında sömürgeci rejimi zorlayan bir nitelik ve nicelikte olmadı. İstanbul'dan sonra yasaklanan İzmir ve Mersin mitinglerinde de bu sorun aşılamadı.
TSK'nin Kandil operasyonu da çeşitli kentlerde basın açıklamaları ve sokak eylemleri ile karşılandı. Özellikle büyük kentlerde Kürt gençleri sokakları ve lüks arabaları tutuşturdular. Sömürgeci faşist hedeflere yönelik bombalama eylemleri gerçekleşti. Ancak esas olarak operasyona karşı verilen tepkiler de, sömürgeci faşizmin saldırganlığına ve şovenist kışkırtmalarına yanıt olacak, üzerinde kitle baskısı örgütleyecek boyuta henüz ulaşmış değil.
Marksist Leninist Komünistler, şovenizme ve militarizme karşı Kürt ulusalcı güçlerin, tüm devrimci ve ilerici güçlerin yer alacağı bir cephenin yaratılması için çabalarını artıracaklardır.
Bu süreçte alınacak tutum ve geliştirilecek hareketler, bölgemiz halklarının kaderi bakımından hayati önemdedir.

 

 

Arşiv

 

2019
Haziran Mayıs
Şubat
2018
Ekim
2016
Kasım Ekim
Eylül Ağustos
Temmuz Haziran
Mayıs Nisan

 

İmha ve inkara isyan: Edi Bese!
fc Share on Twitter
 

TSK'nin Kandil operasyonu da çeşitli kentlerde basın açıklamaları ve sokak eylemleri ile karşılandı. Özellikle büyük kentlerde Kürt gençleri sokakları ve lüks arabaları tutuşturdular. Sömürgeci faşist hedeflere yönelik bombalama eylemleri gerçekleşti.

01 Ocak 2008 / Enternasyonal Bülten / Sayı: 65

Türk devletinin ve ABD emperyalizminin Kürt halkına yönelik kuşatması, güney saldırganlığı, imha ve inkar politikasının sürdürülmesi ve nihayet 15 Aralık'ta Kandil operasyonunu başlatması, Türkiye ve Kuzey Kürdistan'ın dört bir yanında eylemlerle yanıtlandı.
3 Kasım'da Ankara'da buluşan onbinlerce Türk ve Kürt emekçisi, şovenist saldırganlığa karşı halkların kardeşliğini alanlarda haykırdı. 3 Kasım mitingini, Kürdistan illerinde DTP'nin düzenlediği "Edi Bes e!" mitingleri izledi. Batman'da, Silopi'de, Hakkari'de, Van'da, Amed'de sokaklara dökülen onbinlerce Kürt, imha ve inkar politikasına, askeri operasyonlara, tutuklama ve gözaltı saldırılarına "Edi Bes e!" dedi.
Şovenizme karşı halkların kardeşliği eylemleri, Kürdistan'dan sonra da 9 Aralık'ta İstanbul'da yapılacak bir mitingle sürdürülmek istendi. Ancak DTP, ESP, EMEP, SDP ve EHP'nin örgütlediği miting, İstanbul Valiliğince yasaklandı. Yasak kararı, sömürgeci rejimin, Kürt ulusal hareketinin Batı'da şovenizmle zehirleyip kontrol altına aldığı Türk işçi ve emekçileri ile buluşmasından duyduğu korkuyu ifade ediyordu. Kürdistan mitingleri, kitle hareketinin gücü karşısında yasaklanmaya cesaret edilemezken, Batı'da militarizme ve şovenizme karşı bir kardeşlik dalgasının, bir barış hareketinin yükselmesini daha başlamadan engellemek için İstanbul, İzmir, Mersin mitingleri ardı ardına yasaklandı.
9 Aralık mitingine yasaklama kararının karşısına fiili bir mitingle dikilme görevi başarılamadı, ancak emekçi semtlerde, Marksist Leninist komünistlerin ve Kürt ulusalcı güçlerin aktif militan kitlesince yapılan gösteriler ve kitle şiddeti ile yasağa yanıt verilmeye çalışıldı. Bu gösteriler anlamlı olsa da, yasak kararı karşısında sömürgeci rejimi zorlayan bir nitelik ve nicelikte olmadı. İstanbul'dan sonra yasaklanan İzmir ve Mersin mitinglerinde de bu sorun aşılamadı.
TSK'nin Kandil operasyonu da çeşitli kentlerde basın açıklamaları ve sokak eylemleri ile karşılandı. Özellikle büyük kentlerde Kürt gençleri sokakları ve lüks arabaları tutuşturdular. Sömürgeci faşist hedeflere yönelik bombalama eylemleri gerçekleşti. Ancak esas olarak operasyona karşı verilen tepkiler de, sömürgeci faşizmin saldırganlığına ve şovenist kışkırtmalarına yanıt olacak, üzerinde kitle baskısı örgütleyecek boyuta henüz ulaşmış değil.
Marksist Leninist Komünistler, şovenizme ve militarizme karşı Kürt ulusalcı güçlerin, tüm devrimci ve ilerici güçlerin yer alacağı bir cephenin yaratılması için çabalarını artıracaklardır.
Bu süreçte alınacak tutum ve geliştirilecek hareketler, bölgemiz halklarının kaderi bakımından hayati önemdedir.