| |
|
|
Partinin Sesi / Sayı: 43 / Ocak – Şubat 2004
Geçmişin izlerine basarak geleceğe yürüyoruz. Sizinle komünist kadınlar olarak gerçekleştirdiğimiz bir anma etkinliğini paylaşmak istiyorum. Kasım şehitler ayı kapsamında birçok yerel ve merkezi etkinliğe katılmış olmama karşın belirtmeliyim ki komünist bir kadın olarak kadın şehitlerimizi özel bir programla anmak, anlamaya çalışmak, onların niteliklerinin izinde kendi geleceğimizi nasıl yaratacağımıza dair tartışmak beni fazlasıyla etkiledi.
Birçok dönem kadın sorununa özel duyarlılık üzerine ve bu alanın kendisine özel bir kanal açması gerektiğine dair tartışmalar yürütmüşümdür. Ancak somut bir adımın etkisi birçok sözden daha belirleyici oldu diyebiliriz.
Anmamız her şeyden önce biz komünist kadınların genel bir gündemle özel olarak ilişkilenmeyi başarmamız bakımından anlamlıdır. Etkinliğe katılan birçok yoldaşım gibi ben de "kendim için" bir şey yaptığımı hissettim. Bir yoldaşımın "kendimi partiye daha yakın hissediyorum" sözleri sanırım etkinliğin yarattığı politik etkinin ne kadar derinlikli olduğunun da kanıtıdır. Katılan bütün yoldaşlarımın gözlerinde geleceğin ışıltıları vardı salondan ayrılırken. Birbiri ardına sahneye çıkan ve hayatında ilk defa bu işi yapan neredeyse onlarca kadın yoldaşımda, kendi gerçeklikleriyle devrimci yaşamda somut bir adımı atmış olmanın haklı gururu vardı. Deneyimli yoldaşlarımız genç kadınlarımızın attığı ileri adımlarla gururlandı. Politik bakımdan komünist kadınların deyim yerindeyse "ilk" adımını şehitleri anarak ve anlatarak atması ise ayrıca değerli ve bir o kadar da anlamlıdır. Biz komünist kadınlar sosyalizm mücadelesine adanmışlıkta bir özgünleşme olarak kadının kurtuluşu mücadelesine de adanmak zorundayız. Marksist devrimcilikte ustalaşırken, komünist kadın önderler olarak kadının kurtuluş mücadelesinde öne çıkma iddiasını taşımalı ve buna denk bir pratik sergilemeliyiz. Genel politik gündemlerle gerek eylem, gerek propaganda ve ajitasyon gerek teori ve gerekse tartışma boyutlarıyla özel olarak komünist kadınlar cephesinden ve kadın özgünlüklerini öne çıkartarak ilişkilenmeyi başarmak zorundayız. Buradan açılacak yol esasta kadın sorununa devrimci müdahale ve komünist kadınların iç örgütlülüğünün nitelikli organizasyonu ve politik mücadelede bir hat yakalama bakımından son derece önemlidir.
Anma etkinliğimizin sonunda yüreklerimizde ve gözlerimizde şehitlerimizin ışıklarıyla salonu terk ederken, aynı zamanda bu ışık ufkumuzu da aydınlatmıştı. Ve hemen daha şimdiden yapılması gereken bir dizi şey doluşuverdi aklımıza. Bir adım, daha doğrusu "en uzun yol ilk adımla başlar" halk deyişinde olduğu gibi, biz adımımızı attık yoldaşlar. Artık daha hızlı yürümek ve partimizin gücüyle hızlı koşucular olmak istiyoruz.
Başaracağız.
|
|
 |
|
|
|
|
