KÜRT HALKININ CESETLERİ ÜZERİNDE TÜRK HALKI ÖZGÜR OLAMAZ...

12 Temmuz 2010 /MLKP Merkez Komitesi  

PKK'nin tek taraflı ateşkesi sona erdirmesi, gerillanın yeni hamlesi ve Kürt halkının sokak serhildanlarıyla Kürt sorununda yeni bir döneme girmiş bulunuyoruz. Faşist sömürgeci rejim, sürdürdüğü kirli savaşın sorumlulığunu PKK'ye ve Kürt halkına yükleyerek, savaşı kendisi değil PKK dayatıyormuş gibi göstererek, gerçeği çarpıtmaktadır. İnkarcı sömürgeciliğin, PKK ve Kürt halkının, onurlu ve demokratik barış çağrı ve arayışları karşısında bütün demogojik argümanlarına karşın yanıtı bu gün de savaştır, kirli savaşın yeniden tırmandırılmasıdır. Sömürgeci faşist yalan makinesi bu gerçeği değiştiremez.

Sömürgeci faşist diktatörlük, bu gün de Kürt sorununda çözümsüzlüğü ve imhayı dayatmaktadır. General Başbuğ, ''sözün bittiği yerdeyiz'' diyerek, sömürgeci kirli savaşın yeniden tırmandırılacağını ilan etmekte, Kürt halkına ve bölge halklarına açıktan gözdağı vermektedir. Bu durumda, PKK'nin, tek taraflı ateşkesi sona erdirmesinden daha haklı ve meşru ne olabilir? Gerillanın yeni hamlesi bu gerçeğin bir ifadesi degil midir? Bunu yalnızca sömürgeci ırkçı-şoven çevreler ve onların değirmenine su taşıyan sosyal şoven ahmaklar görmezden gelebilir. Eğer PKK tek yanlı ateşkes ilan etmişse ve de üstelik bu tavrını yıllardır sürdürüyorsa, fakat bunun karşısında imha ve inkar çizgisinde ısrar ediliyor, sözde açılımlarla tasfiye dayatılıyor, Kürt halkının seçilmiş temsilcileri tutuklanıyor, yasal partileri kapatılıyor, yaygın bir tutuklama furyası sürdürülüyor, yeniden kirli savaş tırmandırılıyorsa, evet bu durumda PKK ve Kürt halkı başka ne yapabilir ki? Eğer adil, onurlu ve demokratik barış önerisine imhayla yanıt veriliyorsa bu gelişmenin sorumlusu hala PKK ve Kürt halkı görülüyorsa bu tam bir iki yüzlülük değilse nedir? Eğer ''Barış Elçileri'' yargılanıyor ve tutuklanıyorsa, bu topraklarda tam bir savaş hali sürüyorsa, ordu bütün gücüyle Kürt halkının kazanımlarının güvencesi gerillanın imhasına göre konumlandırılmışsa, Kürt ulusal varlığı ve kollektif hakları hala reddediliyorsa bundan ala sömürgeci inkar ve imha olabilir mi?

Türk halkı;
Şimdi sıra sende! Kürt halkı yıllardır ''Edi Bese'' diyor. Sen de ''Artık Yeter'' diyebilmelisin. Sömürgeci kirli savaşa karşı artık daha fazla seyirci kalmamalısın! Sömürgeci kirli savaş sana da yıkım, ölüm ve göz yaşı olarak, açlık, sefalet ve adaletsizlik olarak geri dönüyor. Kürt halkının ulusal kimliğinin ve kollektif haklarının kabul edilmesinde senin nasıl bir zararın olabilir? Eşitliği ve özgürlüğü olmayanların kardeşliği olabilir mi? Eğer Kürt halk evlatları gibi senin evlatların da ölüyorsa, bu, Kürt halkı gibi senin de sömürgeci rejim tarafından ölüme mahküm edildiğini gösterir. Bunda senin ne çıkarın olabilir? PKK tek taraflı ateşkesi sona erdirerek, gerilla yeni bir hamle yaparak, Kürt halkı yeniden serhildanları yükselterek sömürgeci kirli savaş ve imhaya dur demekte, Kürt sorunun çözümünü dayatmaktadır. Bunda senin nasıl bir zararın olabilir? Sen de bu kirli savaşa dur diyerek, özgürlük ve adalet için sokaklara çıkmalı, Kürt halkının eşitlik talebine daha fazla sessiz kalmamalısın. Yani artık sıra sende! Nasıl ki, İsrail siyonistlerinin kardeş Filistin halkına karşı uyguladığı katliama, ablukaya karşı sesini yükseltiyor ve kardeşlik elini uzatıyorsan, bu erdemli tavrını binyıldır beraber yaşadığın kardeş Kürt halkına karşı da aynı duyarlılıkla gösterebilmelisin. Kürt sorununda muhataplaşmadığın sürece ne sorun çözülebilir ve ne de Kürt halkıyla kardeşlik olur. Batmanda, Dersim'de yeniden ormanlar yakılıyor. Cizre'de sivil halka ateş ediliyor. Bölgede fiilen OHAL uygulanıyor. Öldürülen gerillanın gözleri oyuluyor, işkence ediliyor. Gerilla cesetleri ailelerine dahi verilmiyor. Bu vahşete seyirci kalarak Türk halk onurunu koruyabilir misin? Kürt evlatlarının cesetleri üzerinden senin de nutlu ve özgür olamayacaın açık değil mi?Daha ne kadar sessiz kalacaksın!

Evet, ARTIK YETER! Kürt halkının bu çığlığına kulak vermelisin. Öyleyse, çocuklarını askere göndermemelisin. Asker cenezelerini, PKK'ye ve Kürt halkına karşı değil, sömürgeci kirli savaştan hesap soracağın birer platforma dönüştürmelisin. ''Asker-gerilla anneleri el ele'' diyerek barış için mücadeleyi yükseltmelisin. Askeri operasyonların önüne şimdi barikat olmazsan ne zaman olacaksın? Öfkeni Kürt gerillasına ve kardeş Kürt halkına değil, sömürgeci egemenlere, kirli savaş suçlularına, kelle-kulak avcılarına, kirli savaş rantçılarına yöneltmezsen nasıl barış olur? Türk gençleri bu sömürgeci kirli savaşta taraf olmamalıdır. Kirli sömürgeci savaşa karşı demokratik barış için gerillanın yeni dönem hamlesine, Kürt halkının serhildani duruşuna sen de yanıt olmalısın!

Kürt Halkı;

Gerillanın yeni dönem hamlesine, ulusal demokratik özgürlük serhildanı hamleni yükselterek yanıt olman, gerilanın direniş ve özgürleşme alanlarını yaygınlaştırıp güçlendireceği gibi, senin demokratik insiyatif alanını da daha fazla geliştirecek, ulusal özgürlüğüne seni daha fazla yakınlaştıracaktır. Geçmekte olduğumuz bu yeni dönemde, gerillanın muazzam hamlesi, yeni bir serhildan hamlesiyle birleşirse, bu Türk halkını daha fazla Kürt sorununda muhataplaşmaya zorlayacak, inkarcı sömürgeciliği daha fazla çözüme, geri adım atmaya zorlayacaktır. Çölemerg'te, Geverd'de, Batman'da, Cizre'de, Siirt'te, Amed'de sokaktaki etkin varlığın, sömürgeci egemenlere eskisi gibi yaşamak istemediğinin ifadesidir. Sokakların, şimdi dağlar kadar önemi vardır. Tankla, gazla, mermiyle üzerine gelecekler, biliyorsun. Çok acılar çektin, yaran derin. Ortadoğu'da, hele de Kürtler için, özgürlük mücadelesi meşakatli bir yol. Ama başaracaksın! Başaracağız! Sen de biliyorsun!

Yoldaşlar, Devrimciler, İlerici Aydınlar, Demokrat Sendikacılar;

Kürt halkının ve onun gerilla güçlerinin sömürgeci savaşa karşı yeni dönem atılımı bizden de yeni bir düzeyde sürece yanıt olmamızı gerektirmektedir. Kürt halkının ve onun gerilla gücünün yalnız olmadığını eylemlerimizle gösterelim. Şehit gerillaları uğurlama eylemlerini daha da görkemli kılalım. Tutsak durumdaki DTK mensuplarının ve Kürt belediye başkanlarının keyfi yargılanmalarına karşı sesimizi yükseltelim. Kürt halkının yalnız olmadığını gösterelim. Eğer Kürt sorununda Türk halkını hala muhataplaştırmayı başaramamışsak bunun sorumlusu en başta bizler değil miyiz? Sömürgeci kirli savaşa şimdi değilse daha ne zaman dur diyeceğiz? Sömürgeciliğe karşı barikatlaşmadan, Kürt sorununda emekçi çözümü halklarımızın gündemine sokamayacağımız her kes için açık olmalıdır. Kürt halkının özgürlüğü ve kirli savaşın son bulması için grev, boykot, direniş tarihsel ve güncel bir görevdir. Bir kez daha: Kürt ulusu özgür olmadığı sürece,Türk halkı hep tutsak kalacak. Kıralım esaret zincirlerini! Son verelim her geçen gün daha fazla insanlığımızdan çalan tutsaklığa! Özgürlük ya her yerdedir, ya hiçbir yerde!

Yaşasın Kürt Ulusal Direnişi!
Kahrolsun Faşist Sömürgecilik!
Eşitlik, Kardeşlik, Kürt Ulusuna Özgürlük!