Nisan 2011 / MLKP Merkez Komitesi
İşçiler, emekçiler, gençler, kadınlar, Türk ve Kürt halklarımız! İşçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü 1 Mayıs yaklaşıyor! 1 Mayıs, işçi sınıfının üretimden gelen gücüyle özgürlük ve sosyalizm mücadelesinin başına geçme günüdür! 1 Mayıs, işçi ve emekçileri sömürü, sefalet ve baskıya, kadınları ikinci cins olarak çifte sömürüye, gençleri geleceksizliğe, ezilen ulusları imha ve inkara mahkum eden burjuva düzenden hesap sorma günüdür! 1 Mayıs, işçi sınıfının, emekçilerin, gençliğin, kadınların, ezilen ulusların ve ulusal azınlıkların kaderini kendi ellerine almak için, eşitlik ve adalet için, özgürlük ve sosyalizm için meydanları doldurma günüdür! Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da halk isyanları, yıkılmaz denilen diktatörlükleri defetti. "Böyle gelmiş böyle gitmez" diyen Ortadoğu hakları, bölgede sadece emperyalist rekabetin, petrol çatışmalarının değil, halkların iradesinin de olduğunu, halkların yaptırımcı, çözücü ve sonuç alıcı eylemi ve gücünün en güçlü görünen egemenliklere diz çöktürmeye muktedir olduğunu gösterdi. Ortadoğu'nun bir parçası olan bölgemizde de gelecek, hakların birleşik eylemi ve gücüyle yazılacaktır. Kürt sorununun da, kapitalizmin yasaları, hükümet ve sermayenin politikalarından kaynaklı siyasi, toplumsal ve iktisadi sorunların da çözümünü işçi sınıfı ve halklar getirecektir. İşçi sınıfı, emekçiler, kadınlar, gençler, Kürt halkı ve diğer ulusal azınlıklar, ezilen dini ve mezhepsel topluluklar üzerindeki siyasal yasaklamalar ve baskılar tüm hızıyla sürüyor. Seçilmiş belediye başkanları dahil onlarca Kürt siyasetçisi, yüzlerce devrimci, Ahmet Şık gibi Türk burjuva devletinin kirli politikalarını teşhir etmeye yönelen gazeteciler dahil onlarca devrimci ve ilerici gazeteci zindanlarda. Ayhan Çarkın gibi tescilli katillerin itiraflarına, 19 Aralık zindan katliamından Kürdistan'da kirli savaş uygulamalarına dek bir dizi katliamda açığa çıkan belgelere rağmen göstermelik yargılamalarla devlet aklanırken çizgi dışı kesimler tasfiye ediliyor. Halen "Kürt sorunu yoktur" teraneleri sürdürülüyor. Yüksek Seçim Kurulu, Kürt özgürlük hareketinin ve sosyalistlerin yaklaşan seçimler için gösterdiği milletvekili adaylarını veto ederek siyasi komploların süreceğini ortaya koydu. Bunlar AKP hükümetinin kendi faşist kurumsallaşmasını ilerletme hamleleridir. YSK'nın vetosu ve seçilmiş Kürt siyasetçilerinin halen tutsak olması, seçimlerin nasıl bir düzmece olduğunun, halkların iradesini sokakta kendi eylemiyle hayata geçirebileceğinin kanıtları arasındadır. Ekonomik krizin faturasını halen işten atmalar, dolaylı vergi zamları, temel geçim maddelerine yapılan zamlarla işçi sınıfı ve emekçiler ödüyor. Krizi fırsat bilen burjuvazi, onca grev ve direnişle, onca bedelle kazanılan hakları tarihe gömmeye çalışıyor, taşeronlaştırma ve işten atma saldırıları tırmanıyor. Emperyalist kapitalist dünya sistemi işçi sınıfı ve emekçileri sefalet koşullarına mahkum etmekle kalmıyor, yaşam kaynaklarını da yıkıma uğratarak tüm insanlığı bir varlık yokluk sorunuyla karşı karşıya getiriyor. Japonya'da deprem felaketini izleyen nükleer krizle radyoaktif enerji, hem daha önce Hiroşima ve Nagazaki felaketlerini yaşayan Japon halkını bir kez daha nükleer yıkımla yüz yüze getirdi, hem de kıtalar aşarak Avrupa'ya, Amerika'ya ve hatta bölgemize ulaştı. Bu kriz emperyalistlerin enerji rekabeti ve silahlanma yarışının insanlık için ne büyük felaketlere gebe olduğunu bir kez daha gösterdi.
İşçiler, emekçiler!
İşsizlik, açlık, sefalet, siyasi yasaklar, sendikasızlaştırma saldırıları, tüm Ortadoğu'da ve dünyada benzer biçimlerde sürüyor. Emperyalist kapitalizme karşı bölgesel ve uluslararası örgütlenme, işçi sınıfının uluslararası birliği, geleceği kazanmak için önemlidir. İşçi sınıfı, birlik ve dayanışma içindeki mücadelesiyle dünyayı değiştirebilir. 1 Mayıs'ta tüm dünyada sokakları zapt edecek olan işçi ve halk iradesi bu gerçeği bir kez daha gösterecektir. Ancak işçi sınıfının sendikalarda dahi örgütlülüğünün düşük olması, örgütsüz, dağınık, parçalı durumu, eylemini zayıflatıyor. Türk şovenizminin kışkırtılması, sadece Kürt halkını imha ve inkar saldırılarına maruz bırakmıyor; aynı zamanda Türk işçi ve emekçilerini de bu kirli politikaya alet ederek, işsizlik, işten atmalar, yoksulluk, sefalet zamları ve taşeronlaşmaya karşı, AKP hükümetinin faşist kurumlaşmasına karşı eylem gücünü parçalıyor, iradesini kırıyor. Emperyalistler işçi sınıfının bu parçalanmış, dağınık ve örgütsüz durumundan güç alarak sınıfa saldırıyor. 1 Mayıs'ta sendikal ve siyasal örgütlülüğünüzü büyütmek, emekçi kadınlar, öğrenci gençlik ve ezilen halklarla birleşmek ve toplumsal mücadelenin en ön saflarına yürümek için meydanlara çıkın!
Kürt halkı!
Newroz'da yaktığınız ateşi Taksim meydanında Türk işçi ve emekçileriyle buluşturun! Ortadoğu isyanlarının gücüyle ulusal demokratik haklarınız için mücadeleyi büyütün! Kürt sorunun çözüm muhatabı, Türk işçi ve emekçileridir! Halkların iradesi ve eylemidir!
İşçi ve emekçi kadınlar!
Toplumun her alanında süregiden eşitsizlik, kadın cinayetleri, cinsel saldırılar, ailede, toplumda ve devlette kadına yönelik şiddet kader değil! Tıpkı Ortadoğu isyanlarında barikatların en önlerinde yer alan kadınlar gibi, bu yaşamın kader olmadığını haykırmak için, 8 Mart ruhuyla 1 Mayıs meydanlarında en önde yerinizi alın!
Öğrenci gençlik!
1 Mayıs'ı YGS'de bu yıl açığa çıkan şifre skandalı karşısında gösterdiğiniz eylem gücünü büyütmenin, taleplerinizi işçi sınıfı ve emekçilerin genel talepleriyle birleştirmenin, parasız, demokratik, anadilde eğitim mücadelesinin sıçrama tahtası yapın!
İşçiler, emekçiler, gençler, kadınlar, Türk ve Kürt halklarımız!
30 yılı aşkın bir kavga, direniş ve isyanla kazanılan Taksim Meydanı, yüzbinlerce işçiyi, emekçiyi, kadınları ve gençleri bir kez daha ağırlamaya hazırlanıyor. Taksim Meydanı, birleşik mücadele, dayanışma ve direnişin simgesidir. Taksim Meydanı, ısrarlı ve sonuç alıcı eylemin simgesidir. Taksim Meydanı, halkların yaptırımcı eyleminin önünde hiç bir gücün duramayacağının simgesidir. Kapitalist sistem, işçi sınıfı ve emekçilerin tüm siyasi ve toplumsal sorunlarının kaynağıdır. Tek alternatifi ise devrim ve sosyalizmdir. Özgürlük ve sosyalizm için 1 Mayıs'ta MLKP saflarında Taksim meydanını doldurmaya!
Yaşasın 1 Mayıs Yaşasın Sosyalizm! Bijî Yek Gulan Bijî Sosyalizm! Yaşasın Devrim Yaşasın Halkların Kardeşliği! Bijî Şoreş Bijî Biratîya Gelan!
MLKP Merkez Komitesi Nisan 2011
|