Kavramların içeriği sınıflara, toplumlara, ideolojilere göre değişir. Tıpkı gerçekler gibi. Örneğin, burjuva sınıfa, burjuva ideolojiye, onun Tayyip Erdoğan gibi temsilcilerine göre yeni maddi değerleri işgücüyle yaratan proleterler, güvencesiz çalışmanın son bulmasını istediğinde "nankörlük etmektedir", gerçek budur! İşçi sınıfına, komünist ideolojiye ve devrimci temsilcilerine göre ise, sömürücülerden haklarını istemekte, iş güvencesi talep etmektedirler, "nankörlük eden" patronun ta kendisidir, gerçek bundan ibarettir! Burada ideolojik bir uzlaşma "yaratılamaz." Ancak kuvvete dayalı mücadele içinde bir taraf diğerini tam bir yenilgiye uğratamazsa geçici bir uzlaşma gelişebilir. Disiplin kavramı da böyledir. Burjuva bir partideki veya burjuva askeri örgütlerdeki disiplin anlayışı ve yöntemleriyle, devrimci bir partideki veya devrimci askeri örgütlerdeki disiplin anlayışı ve yöntemleri birbirinden niteliksel olarak farklıdır. Bu ideolojik farklılığın belirlediği bir durumdur. Buna karşın her iki cephede de, disiplin zayıflığı amaçlarla, hedeflerle ilişkilenişte bir güçsüzlük verisidir. Devrimci saflarda veya yeni bir hayat, yeni bir dünya için savaşım iddiasıyla oluşturulmuş örgütsel yapılarda da, disiplin sözcüğünün garip bir biçimde gerilim yarattığı sır sayılmaz. Kavram pek sempatik çağrışımlar yapmaz. Hatta biçimsel ihtiyaçlarla bağlı bir cendere gibi algılandığı ve sunulduğuna örnek çoktur. Oysa, "disiplinsiz parti kurallara aykırıdır", "devrim partisi ciddi olur", "devrimci dediğin serttir, disiplinlidir" gibi formüllerin hatırına veya biçimsel nedenlerle değil, disiplinsiz parti ve bireylerin, devrimci çalışmalarını üretmede, mücadeleyi büyütmede, düşmanın bir adım önünde olmada, kazanımları geliştirmede, kararları başarıyla uygulamada, saldırı ve geri çekilme anlarında amaçlarına uygun hareket etmede, devrimci enerjinin en yüksek verimle seferberliğinde, kolektivizmi varetmede bu niteliğe ihtiyaç duydukları için disiplinli olmak, politik mücadeleyi yükselttikçe de disiplin düzeyini yükseltmek zorunluluğu vardır. Disiplin düzeyi zayıf partiler, örgütsel birimler ve bireyler, büyük bir savaşımın yürütülmesinde, her günkü görevlerden yerine getirilmesinde, bir planın uygulanmasında, bir kararın pratikleştirilmesinde başarı için gerekli vasıflardan birinden yoksun demektir. Çünkü disiplin, güçlülük oluşturan niteliklerden biridir. Sımsıkı bir örgütlülükten, disiplinli hareket etme yeteneğinden mahrum partilerin büyük savaşımlar yürütmeleri ve zafere ulaşmaları beklenemez. Partimizde disiplin komünist amaçlarla bağlı gönüllük ve iç enerji toprağında büyür. Devrimcilik örgütlülük işidir. İrade ve eylem birliğine dayanır. Rekabeti dışlar, devrimci işbirliğini, yoldaş devrimciliği gerektirir. Disiplin bunları üreten etkenlerden biridir. Düşman, değişik türden militarist egemenlik ve kuşatma araçlarına sahiptir, deneylidir, hilekar ve gaddardır, taktik imkanları ve stratejik davranma marjı yüksektir, onunla başarılı bir savaşım yürütmek ve zafer kazanmak için düşmanını da kendini de ciddiye almak, güçlü disipline dayanan bir örgütsel işleyiş ve çalışma gerekir. Bütün bunları bilmek ve hedeflerine, amaçlarına sevgiyle bağlı olmak gönüllüğün ruhudur. Bir partili için disiplin en başta örgütlülük bilincinde, tüzük bilincinde cisimleşir. Örgütsel yaşam ve işleyişte kolektif hukuğa uymak, bunun için oluşturulmuş kurallar temelinde davranmayı devrimciliğinin gereği olarak kavramak, irade ve eylem birliğine aykırı tüm pratiklerin devrimciliği ve kolektivizmi kemirdiği bilinciyle hareket etmek partili militanın disiplin ölçüsüdür. Aksi tutumlar, parti disiplininin çiğnenmesi, bencillik veya aynı anlama gelmek üzere sorumsuz bireyciliktir. Kolektivizmden sözedildiği her durumda, eleştiri ve tartışma özgürlüğüne dayalı etkileşimden, bu temelde oluşmuş örgütsel, siyasi, ideolojik kararlardan ve disiplinden sözediyoruz demektir. Devrimci bir partide veya bir örgütsel birimde kararların uygulanması disiplini yoksa kolektivizm de yok demektir. Çünkü kolektivizmin birinci koşulu etkileşimse, ikinci koşulu görüş ve eğilimlerine aykırı olsa bile alınmış kararı ruhuna uygun biçimde uygulama disiplinidir. Merkez komitesinden en dar birimdeki bir hücreye kadar tüm parti örgütlerinin düzgün işleyişi de partimizde devrimci disiplinin önemli sınav alanlarından biridir. Düzenli organ yaşamına, sekreterlik kurumuna, rapor sistemine, eleştiri-özeleştiri kurumuna, denetim kurumuna, düzenli bilgi akışına, siyasi polisle mücadele gereklerine dayalı bir işleyiş konusundaki tüm ihlaller, o organdaki ve üyelerindeki disiplin niteliğinin zayıflığını gösterir. Böyle durumdaki bir parti önderliği, bir cephe önderliği, bir yerel merkez önderliği güçlere ve olanaklara hakimiyetini kaybeder, örgütsel ve siyasi gelişme iddiasını adım adım terkeder, içe dönme anaforuna sürüklenir, üyeleri, karşı karşıya bulunulan sorunların tanımı ve çözümü konusunda ayrışmaya başlar. Farklı işlevli, farklı biçimli örgütlerin ve farklı işlevli, farklı biçimli cephelerin toplamı olarak büyüyen, gelişen partimizin çizgisini anlama, faaliyet alanında onu pratikleştirme, dikkatle merkeze bakma, tüm cephelerin parti çizgisine ve merkezi kararlara uygunluk temelinde hareket etmesi partideki disiplin düzeyinin çok önemli bir verisidir. Partinin yön ve hareket birliği, irade ve eylem birliği, dikkat çekilen konulardaki sıkı bir disiplinle mümkün olabilir. Kesimcilik veya alan bencilliği biçimindeki, politik ve örgütsel olarak bütünden bakmayan, bütüne göre hareket etmeyen, imkanlarını, eylemini, tutumlarını bütünü gözeten bir görüş açısıyla ele almayan anlayış, eğilim ve pratikler, gelişen, büyüyen, güçlü hak ve yetkilerle donatılmış cephe önderlikleri yönünde ilerleyen bir parti için en riskli disiplinsizliklerdendir. Tek tek partililerin organ kararlarına uyum, yaşam ve çalışmalarını kararların uygulanması doğrultusunda düzenleme düzeyi, kişinin taşıdığı devrimci ciddiyetin, sahip olduğu disiplinin ölçüsünü verir. Disiplinsiz veya zayıf disiplinli komünistlerin çalışma tarzıyla büyük başarılar kazanılması olanaksızdır. Şu halde disiplin bir amaç değil, araçtır. Cansız, tekdüze değil, canlı ve örgütlerin niteliği temelinde biçimsel olarak değişkendir. Somurtkan ve çatık kaşlı değil, coşkulu ve gülüşlüdür. Ruh daralması değil, mutluluk üretir. Sabah erken saatlerde yürütülecek bir çalışma için vaktinde kalkıp harekete geçenlerle geçmeyenleri düşünelim. Birincilerde disiplin hangi duyguları, ruh halini, ikincilerde disiplinsizlik hangi duyguları ve ruh halini üretir? Bu tutumların her biri devrimci ortamı nasıl etkiler? Bir yeraltı pratiğinde veya politik askeri eylemde araç gereçlerin kararlaştırıldığı biçimde hazırlanması, belirlendiği biçim ve zamanda yerine ulaştırılması, örgütsel güvenliğe uygun hareket edilmesi, eylem anına ve sonrasına dair plan ve kararlara yüksek bir uyum gösterilmesi pratiği sergileyen disiplinli bir yoldaşla, bu konuların birinde veya birkaçında kolayına kaçma, alışkanlıklarına teslim olma, kendi doğrusuna göre hareket etme tavrındaki disiplinsiz veya disiplin fukarası bir yoldaşı getirelim gözümüzün önüne. Eylemin başarısı, yoldaşların güvenliği, daha kapsamlı eylemlere hazırlık ruh hali kazanılması ve tüm bunlar temelinde oluşacak mutluluk ya da başarısızlığa, kayıplara, can sıkıntısına yol açacak tavırlar! Disiplin veya disiplinsizlik! Hangi yoldaşın yerinde olmak isterdiniz? Toplantıya hazırlıkta disiplini düşünelim. Güvenli ve çalışmaya uygun bir toplantı yeri örgütlemekle görevli yoldaş şu ya da bu biçimde gerekçelendirdiği disiplinsiz bir tutumla, her iki açıdan veya biri açısından toplantıyı uygun olmayan bir yere mahkum ederse bundan mutlu olabilir mi? Bunu sorumluluk duygusuyla bağdaştırabilir mi? Militanlığa, devrimci ciddiyete sığdırabilir mi? Toplantıya hazırlıklı gelmesi gereken organ üyeleri, önceden bildikleri gündemler üzerinde birkaç saat olsun düşünmeden, çalışmadan gelmek gibi bir disiplinsizlik sergilerlerse bunu görevleriyle bağdaştırabilirler mi, bu tutumlarından haz alabilirler mi, mutlu olabilirler mi? Parti basınının alanlara veya okurlara ulaştırılması, bir eylemde, taşınacak pankartların, bayrakların, kullanılacak megafonların, dağıtılacak bildirilerin hazırlanması, zamanında eylem alanına götürülmesi görevini üstlenmiş yoldaş veya yoldaşların disiplinli ve disiplinsiz tutumlarının çalışmalardaki pratik ve moral etkisini, yaratacağı sonuçları düşünelim, böyle bir görevi omuzlamış olsaydık hangi tutumu sergilemek isterdik? Hangi tutum bizi mutlu ederdi, hangi tutum devrimciliğimizin yankısı olurdu? Tüm bunlara cevabımız, disiplinsizliğin mahkum edilmesine çıkacaktır. Aksi halde, devrimciliğin, komünist amaçların, yeni insanın içeriğini boşaltmış oluruz. Politik, örgütsel ve ideolojik çalışmalarımızı devrimci amaçlara bağlı tarzda ilerletemeyiz. Komünist için disiplin örgütlü davranma yeteneğidir. Devrimci işbirliğinin, yoldaş devrimcilik niteliğinin üretimidir. Kendinden (gönüllü, bireysel karşılık beklemeden) verme, aynı zamanda kendini çoğaltmadır. Kolektif etkin bireyin varedilmesinin ön koşulunun yerine getirilmesidir. Disiplinsizlik ise, sorumsuz bireyciliktir, kendini dayatmadır, kolektivizme gelememedir, değişime, devrimci yetkinleşmeye direnmedir. Partimiz disiplin düzeyini yükseltmeden daha büyük mücadeleleri örgütleyip yönetemez, öncülük ve önderlik niteliklerini geliştiremez. Tek tek partililer disiplin düzeylerini yükseltmeden, adanmış devrimcilik, feda ruhu ve kolektif etkin birey çizgisinde gelişimlerini süreklileştiremez, kendilerinde günün, dönemin ihtiyaçlarına uygun bir değişim ve dönüşüm örgütleyemezler.
|