29 Eylül'de Rus savaş uçakları Hama ve Humus başta gelmek üzere Suriye'de içsavaş cephelerinde radikal İslami güçleri ve ÖSO mevzilerini ilk defa vurdu. Kuzey'de Halep'e doğru vurmaya devam ediyor. Rus emperyalizmi, 1 yıl önce aleyhine dönen şansı lehine değiştirmeye başladı. Putin, BM toplantısı için gittiği ABD'de Obama ile görüşüp IŞİD'i bombalama üzerine anlaştıktan sonra Duma'da savaş izni çıkardı. Rus uçakları da ABD'den sonra Suriye hava sahasında uçmaya ve bombardımana başladı. Bu arada Fransa devlet başkanı Hollande de fırsat kaçıyor aceleciliğiyle karar verdi. Aynı günlerde Suriye'de bombardımana ABD ile ittifak içinde katıldı. IŞİD'i hedeflemek, artık emperyalistler için Suriye'de savaşa doğrudan katılmanın bahanesi ve aracı. ABD, Suriye'de Fransa ve İngiltere ile beraber , Türkiye-Katar-Suudi troykasıyla, 2011'den buyana, IŞİD dahil İslami radikal grupları ve ÖSO'yu silahlandırıp vekalet savaşı yürütüyordu. IŞİD tehdidini ortadan kaldırmak bahanesiyle geçen sonbahardan başlayarak hava bombardımanıyla Suriye'de bu kez doğrudan savaşa girme imkanı bulmuştu. Üstelik bu kez Suriye rejiminin sessiz onayını almıştı. Suriye gerici içsavaşını “Suriye bizim iç işimiz” diyerek örgütleyen, IŞİD, Nusra, Ahraruş Şam , gibi radikal İslami güçleri ve ÖSO'yu silahlandırıp eğiten ve üslendirerek savaş alanlarına taşıyan, Kobané'ye saldırtan Erdoğan-Davutoğlu ikilisi, bu politikalar her iflas ettiğinde yeniden savaşa aktif dönüş imkanı aradılar. Bu kez onlar da ABD'ye İncirlik'i kullanma izni vererek karşılığında PKK'yi vurmada yine “IŞİD'le savaş” bahanesini gösterdiler. Yaklaşık bir buçuk yıl önce Suriye rejimi, Hizbullah ve İran gönüllülerinin desteğiyle İslami güçleri geriletmiş, Cenevre 2 görüşmeleri ve Esad'lı uzlaşma gündeme gelmişti. IŞİD'in Musul'u alması teşvik edilip desteklenerek ve Ukrayna darbesiyle Rusya cezalandırılarak durum tersine dönüştürüldü. Ardından IŞİD'in vahşeti yaşandı, PYD ve HPG Şengal-Mahmur savaşlarında güç ve saygınlık kazanınca IŞİD Kobané'ye saldırtıldı. Bunu doğrudan Erdoğan-Davutoğlu örgütleyerek Rojava Devrimi ve güçlerini ezmek istedi. Ardından ABD ve AB emperyalistleri Ukrayna faşist darbesini Rusya'yı cezalandırmak için de örgütlediler. Türkiye ise Carablus'u işgal tehdidiyle, Kobané'nin rövanşıyla Carablus'a ilerleyen YPG güçlerini engelledi. Türkmen tugayları eğitip Türk ordu birlikleriyle Carablus bölgesinden Suriye içlerine soktu. Eğitip donattığı güçleri radikal İslamcılara yakalatarak destek iletmiş oldu. Carablus'u merkez alan bölgede işgal talep etti. “IŞİD'den arındırılmış bölge”yi, kendi çıkarına böyle tercüme etti. Dahası Rojava Kantonlarının birleşmesini işgalle engelleyeceğini planladı. Bu planla bu kez Nusra ve Ahraruş Şam'ın baskın olduğu Ensar-üs Şeria savaş ittifakının güçlerini koruyup üslendirerek Rojava Devrimine saldırtmak istiyor. IŞİD'den arındırılmış bölge bahanesiyle, ABD-Fransa-İngiltere emperyalistleri, Türkiye-Suudi- Katar troykasıyla, Suriye'de tırmandıracakları savaş ve işgal bölgesiyle, “IŞİD'den arındırılmış bölge”yle, İslami radikal güçler ve ÖSO'ya dayanarak, kendi protektoratı Sünni bir devleti yaratmak istiyorlardı. Türkiye-Suudi-Katar troykası, IŞİD dışındaki radikal İslami güçleri Batı emperyalistlerine ısındırmaya, ılımlı olduklarını ve ABD-AB emperyalistleriyle işbirliği yapmak istediklerini söyletmeye de başlamıştı. Fakat bu planın başarısılığı görülmeye başlayınca ABD yeniden” Esad'lı geçiş dönemi” uzlaşmasını Rusya ile Putin-Obama görüşmesinde yaptı. Tam da bu sırada zaman yitirmeden Rus emperyalizmi eski pozisyonlarından daha aktif inisiyatif aldı. Madem ABD-Fransa savaş uçakları Suriye'yi bombalayor Rus savaş uçakları da aynı IŞİD bahanesiyle, Esad rejimini korumak ve Suriye'deki Tartus deniz üssünü elde tutmak için harekete geçebilir. Üstelik “meşru” yolu da açıktı, Esad rejimi bu yardımı istemişti. Rus uçakları ilk bombardımanı başlattılar, devam ettiriyorlar. Rusya, Lazkiye'de hava üssü elde ettiğine göre Esad rejimini hava savaşıyla koruyacak ve IŞİD gösterip rejim muhalifi radikal İslami bütün güçleri ezmeye çalışacak. Rus emperyalizmi Esad lehine savaşa katılmakla, Ukrayna cezalandırmasının da rövanşını almaya çalışıyor. Suriye'deki çıkarını daha aktif koruyor. Yetinmeyip İran ve Irak rejimiyle de destek anlaşması yaparak bir hamle de Irak'ta yapmış oluyor. Bir yıl önceki Esad rejimi lehine olan pozisyonu yeniden yaratmaya başlıyor. ABD, uzlaşmasına rağmen, Rusya ve müttefiklerinin inisiyatifi tamamen ellerine almalarına seyirci mi kalacak? Emperyalistler çıkarları için yeni savaş oyunlarını -imkan bulduklarında- rakiplerine karşı da devreye koymaya çalışırlar. Erdoğan- Davutoğlu, başaramadıkları işgali bu kez “3 mülteci kent kurma” önerisiyle denemeye çalışışıyor. Tutmayacak görünüyor. Rus uçaklarının sahada savaşı Rojava Devrimi açısından ne getirir? ABD İncirlik karşılığı PKK'ye karşı savaşı başlatmada Erdoğan diktatörüne destek verdi. Carablus'un YPG güçlerince alınmasını engelleyen Ankara'ya sessiz kalarak her iki tarafı da idare etti. Rus uçaklarının devreye girmesi bu durumu değiştirecek. Uçaklar IŞİD'in yanı sıra İslamcı ve ÖSO güçlerini de vuracak, YPG güçlerinin Carablus'u alarak Rojava'yı birleştirmesinin siyasi ve askeri koşullarını yaratacaktır. ABD ve Rusya'nın savaş oyunu burada bitmez. Ama Rojava Devrimi güçleri bu durumu ve çelişkiyi değerlendirerek Rojava'yı birleştirip daha güçlü pozisyon elde edebilirler, etmelidirler.
|